Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4790 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15608 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, eşinden dolayı bağlanan ölüm aylığının geç ödendiği iddiasi ile alması gereken aylıklara işleyen 18.705,49 TL faiz alacağı istemine ilişkindir.Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .......tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı eşi ..... üzerinden 01.10.1983 tarihi itibari ile ölüm aylığı bağlanan davacı hakkında alınan 01.06.1990 tarihli kurum işlemi ile eşinin ölümüne sebep olmakla hak sahipliği sıfatının bulunmadığı gerekçesi ile kesilmiş, yapılan yargılama sonucunda beraat eden davacının 08.10.2009 tarihli kesilen ölüm aylığının yeniden bağlanmasına ilişkin talebi kurumca kabul edilmiş, fakat ölüm aylığının kesildiği tarihten değil de 01.10.2008 tarihinden başlatılması üzerine, açılan ilk davada, .......İş Mahkemesini 2010/171 Esas sayılı dosyasında verilen 09.06.2011 tarihli karar ile "davacının dul aylığının kesildiği tarihten 01.10.2008 tarihine kadar yeniden bağlanması ve birikmiş aylıkların ay be ay faizi ile davalı kurumdan tahsiline karar verildiği", kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden bahisle davacının karar gereğince kuruma başvurusu sonrasında 01.06.1990 tarihinden yeniden başlatılan aylıklara işleyen faizlerin verilmediği gerekçesi ile eldeki dava açılmış,mahkemece ilk kararın kesinleştiği gerekçesi ile faiz hesabı yaptırılmak suretiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmakta ise de, aslen ilk kararın taraflara tebliğ edilmediği, karar üzerinde kesinleşme şerhi var ise de, bu şerhin hatalı olduğu, bu nedenle kesinleşmiş karardan bahsedilmesinin mümkün olmadığı, buna göre ilk kararın taraflara tebliği sonrasında temyiz hakkı verilmek suretiyle kesinleştirilmesi sağlandıktan sonra, davacının taleplerinin incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde ilk kararın kesinleştiği kabulü ile karar verilmesi isabetsizdir.Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, yapılacak inceleme ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde,davalı kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.