Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4454 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 27550 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ......... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davalı işverene ait işyerinde 15.08.2000- 19.11.2009 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesi olup, anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. İnceleme konusu davada istem reddedilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Bu bakımdan öncelikle, davacı-bordro tanıklarının davacının 2000-2009 yılları arasında aralıksız çalıştığını beyan etmelerine rağmen, davalı-bordro tanıklarının davacının 2003 yılından itibaren çalıştığını beyan etmeleri ve ifadeler arasında çelişki bulunması karşısında, öncelikle tanık anlatımları arasındaki çelişki giderilmeli, davacının bildirimlerinin yapılmadığı ve reddine karar verilen 15.08.2000-02.09.2003 arası dönem ile Kuruma eksik bildirimlerinin yapıldığı dönemler yönünden çalışmanın gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti için geniş çaplı Emniyet/Jandarma araştırması yapılmalı, aynı çevrede faaliyet yürüten işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, her iki taraf tanıklarının beyanlarında işin sezonluk değil, devamlı nitelikte olduğunu beyan etmeleri karşısında, davacının ücretsiz izinli gösterildiği dönemlerde izne ayrılma sebebinin araştırılarak, gerçekten izin kullanıp kullanmadığı, aynı dönemlerde diğer işçilerin de izinli gösterilerek çalışmalarının Kuruma eksik bildirilmiş olduğu da gözetilerek, bu durumun gerçeğe aykırı genel bir işyeri uygulaması niteliğinde olup olmadığı, davacının izinli gösterilmesine rağmen işyerinde çalıştırılıp çalıştırılmadığı araştırılmalı, yeni tanık dinlenmesi halinde ve belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, çalışma kesintili gerçekleşmiş ise hak düşürücü süre yönünden irdeleme yapılmalı, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.