Mahkemesi : İş MahkemesiDava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .......... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Davalı işverene ait işyerinde 01.03.2004- 01.02.2010 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. İnceleme konusu davada, istem reddedilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Mahkemece davacı ve davalı/bordro tanıklarının beyanlarının birbirleriyle çelişkili olmasına rağmen bu çelişkinin giderilmediği anlaşılmış olup, öncelikle bu tanıklar yeniden dinlenerek tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, dava konusu dönemde davacının çalışmalarının gerçek olup olmadığının belirlenmesi bakımından aynı çevrede faaliyet yürüten işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, belirdiği takdirde yeni dinlenecek tanık anlatımları arasındaki çelişkiler de giderilmeli, etrafta geniş kapsamlı Emniyet/Jandarma araştırması yapılarak davacının, davalıya ait işyerinde hizmet akdi ile çalışıp çalışmadığı, bordro tanıklarının beyanlarındaki gibi serbest olarak tercümanlık yapıp yapmadığı hususları saptanmalı, çalışılan işyerinin gece kulübü olduğu gözetilerek, Emniyet Müdürlüğü nezdinde tutulan kayıtlarda ve varsa denetim evraklarında davacının çalışmasına dair bir delil olup olmadığı araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,2-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “ müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunur” hükmü gözetildiğinde ret nedeni ortak olan ve avukatla temsil edilen davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.