Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3747 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 22548 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İş MahkemesiDavacı K., 08.11.2006 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirler nedeniyle oluşan Kurum zararının 506 sayılı Yasanın 9. 10. 26 ve 87. maddeleri kapsamında davalılardan tazminine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davacı K. ve davalılardan ... ve ...Tic. Ltd. Şti. avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dosya içinde mevcut Ticaret Sicil Memurluğu yazısında; aleyhine hüküm kurulan davalılardan ..Konut Yapı Koop.'nin tasfiyeye girip yargılama sırasında 13.11.2013 tarihinde sicil kaydının terkin edildiğinin belirtilmesi karşısında, hüküm tarihi itibariyle tüzel kişiliği bulunmayan anılan şirket hakkında yargılama yapılıp yazılı biçimde hüküm tesis edilmesi isabetsiz bulunmuştur.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.06.2007 tarih, 2007/... Esas, 2007/... Karar sayılı kararında da benimsendiği üzere; ticari şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile AŞ.'nin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek taraf teşkili sağlanmak suretiyle yargılamanın devamının sağlanması gerekir.Davada husumet ve sıfat kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekir. Mahkemece, anılan şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyası yönünde tasfiye kurulu ile Ticaret Siciline husumet yöneltilerek dava açılmasının sağlanması yönünde davacı kuruma süre verilmesi ve açıldığı takdirde de bu davanın sonucu beklenerek ve yeniden ihya halinde ise tüzel kişiliğin huzuru ile davanın görülüp sonuçlandırılması gereğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve bozmanın niteliğine göre de sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.O hâlde; davacı K.. ve davalılardan ... ve ...Tic. Ltd. Şti. avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılardan ... ve ...Tic. Ltd. Şti.'ne iadesine, 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.