Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3365 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 17980 - Esas Yıl 2006





Davacı, 31.12.1982 - 22.03.1985 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı kanunun 24. maddesine göre, bir kimsenin zorunlu Bağ Kur sigortalısı olması için, meslek kuruluş kaydı ile birlikte, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışması gerekir. Öte yandan, 20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı yasanın 6. maddesi ile değişik 1479 sayılı yasanın 24. maddesinde, zorunlu Bağ Kur sigortalısı olmak için ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya götürü usulde gelir vergisi mükellefi olma, gelir vergisinden muaf olanların da meslek kuruluşuna kayıtlı olması hükmü yer almaktadır. Yine 22.03.1985 tarihinde 3165 sayılı kanunla getirilen düzenleme ile de kendi nam ve hesabına çalışanlardan vergi mükellefi olan, esnaf siciline veya meslek kuruluşuna kaydı olanların Bağ Kur sigortalısı olacağı belirtilmiştir.20.04.1982 ve 22.03.1985 tarihlerinde yapılan değişiklikler; değişiklikten önceki mevzuatın öngördüğü koşullara sahip olan sigortalıların, sigortalılıklarına son vermediğinden, değişikliklerin yürürlüğe girdiği 20.04.1982 tarihinden önce meslek odası kayıtlarına göre zorunlu sigortalılık niteliğini kazanmış sigortalıların, sigortalılık niteliklerini kaybetmeyeceğinin kabulü ile 20.04.1982 ve 22.03.1985 tarihlerinden sonra Bağ Kur'a yeni kayıt ve tescil edilecekler için söz konusu kanunlarla getirilen değişiklikler uygulanmalıdır. Tersinin kabulü, kazanılmış hakları ortadan kaldırmak olur ki, bu durumun kabulüne yasaca ve hukukça olanak bulunmadığı ortadadır. Kaldı ki, 2654 sayılı yasa ile 1479 sayılı kanunun 24. maddesinde yapılan değişiklikte, vergi mükellefi olmayan vergiden muaf olanlardan, kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olanların da zorunlu Bağ Kur sigortalısı sayılacağı açıktır. Davacının dernek kaydına istinaden 29.12.1981 tarihinde Bağ- Kur'a kayıt ile tescilinin yapıldığı ve zorunlu Bağ Kur sigortalılığının 2654 sayılı kanunun yürürlük tarihinden önce başladığı, davaya konu 31.12.1982-22.03.1985 tarihleri arasında oda kaydının devam ettiği ve zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmayı gerektirir şekilde kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasının bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; dava tarihi itibariyle aylık bağlama koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak, şayet oluşmuş ise dava tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına, karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.