Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 27720 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22881 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Muş 1. Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTarihi : 25.06.2014No : 2013/524-2014/583Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dava, 01.04.2013-05.08.2013 dönemindeki çalışmaların tespiti istemine ilişkin olup; Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın 86/9.maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği, çalışma olgusunun da tanık dahil her türlü delille ispatlanabilmesi nedeniyle delil serbestliği bulunduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu kapsamda, davalı işyerine ait işyeri sicil dosyası ve dönem bordroları davalı Kurumdan celbedilmeli, hizmet tespiti istenilen dönemde işyerinin kapsamda olup olmadığı araştırılmalı, bordro tanıkları dinlenilmeli, bordro tanıklarına ulaşılamadığı takdirde, komşu işyeri işveren ve çalışanlarının da beyanlarına başvurulmalıdır. Diğer taraftan, bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar, sonuç itibariyle sigorta primlerinin işverenden tahsiline de yol açacağından, işverenlik sıfatının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. “İşveren”, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinde; ...sigortalıları çalıştıran... kişiler...” olarak tanımlanmış olup, hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesi, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılması, bir başka anlatımla, davanın sübutu, kanıtlama yükümlülüğü ve verilen kararın infazı açısından, husumetin kendisine yöneltilmesi zorunlu olan kişidir. O halde Mahkemece; çalışılan işyerinin şirket olup olmadığı araştırılmalı, davacıdan bu husus sorulmalı, işyerinin şirket olması halinde, usulüne uygun şekilde, gerçekte dava etmek istenilen işveren şirketin, eksiksiz biçimde isim, unvan ve adresini de içeren dilekçe tanzim edip davasını doğru hasma yöneltmesi için olanak sağlanmalı, açıklanan eksiklik giderildikten sonra, davalı şirketin göstereceği deliller de toplanarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalılardan Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.