Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26445 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21274 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Sakarya İş Mahkemesi Tarihi : 15.05.2014No : 2010/39-2014/560 Dava, ölüm aylığının kesilmesi yönündeki Kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanmasına ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Hakkında verilen boşanma kararı 12.06.2007 tarihinde kesinleşen davalıya, yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davacı Kurumca 01.10.2008 tarihinde kesilerek 3.789,75 TL yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 56. maddesinin 2. fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir.İnceleme konusu davada mahkemece gerekli araştırmanın yapıldığı anlaşılmakla;Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu görevlilerince gerçekleştirilen soruşturmada elde edilen somut veri ve saptamalar, davacı ve boşanmış olduğu eşinin ifade için Emniyet’e müracaat yazısını birlikte tebliğ almış olmaları birlikte yaşadığı yönündeki ihbarın Cumhuriyet Başsavcılığına yapılması üzerine Emniyet Müdürlüğünce tutulan 12.06.2010 tarihli tutanak ve içeriği, davacının 12.06.2007'de boşanarak 26.09.2007’de Kurum’dan aylık talebinde bulunması ve ilk aylığını 25.10.2007’de alması, ihbar eden konumundaki kardeşinin duruşmadaki beyanı ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar vermesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.