Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26441 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23716 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : İstanbul Anadolu 14. İş Mahkemesi Tarihi : 10.07.2014No : 2013/749-2014/448Dava, işe giriş bildirgesine istinaden sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacı işe giriş bildirgesine istinaden müteveffa kocasının sigorta başlangıç tarihinin 01.06.1984 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının iddiasını ispatlayacak hiçbir delil sunmadığı, tanık dinletmediğinden subut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunun 108’inci maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeni ile ilgili olup, ispatı için özel bir usul öngörülmemiştir. Resmi belge veya yazılı delil esas ise de; somut bilgilere dayanması ve inandırıcı olmaları koşuluyla tanık beyanları ile de ispatı mümkündür. Somut olayda davacının müteveffanın eşi olduğu, sigortalının 15.08.2007 tarihinde vefat ettiği, müteveffanın 27.08.1984 tarihli işe giriş bildirgesindeki sicil nosu tutan vizite kâğıdının olması, kimlik bilgileri tutan 01.06.1984 işe giriş tarihli sigorta sicil kartının bulunması ve 01.06.1984 tarihli 23.08.1984 tarihinde Kuruma intikal ederek 64042 varide numarası aldığı anlaşılan işe giriş bildirgesinin bulunması, sigorta sicil numaralarının sonraki çalışmalarında da kullanılmış olması işe giriş bildirgesinin düzenleme tarihindeki mevzuat hükümleri ile bir günlük çalışmaya karine oluşturduğu gözetildiğinde istemin anılan tarih itibariyle sigortalılık başlangıcı olarak kabulü gereklidir.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.