Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2617 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7738 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, tedavi giderlerinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.İnceleme konusu olayda; davacı işveren yanında çalışan ... isimli sigortalının 20.09.2007 tarihinde iş kazası geçirdiği, parmaklarından yaralanması üzerine mikrocerrahi ünitesi olan ... Hospital hastanesine götürüldüğü ve ameliyata alınarak müdahale edildiği, yapılan müdahale sonrası, tedavi giderleri olarak davacı işverence, ... tarafından .... sayılı 20.09.2007 tarihli fatura mukabili 64.800-TL, ... tarafından .... sayılı 28.11.2007 tarihli fatura mukabili 756-TL, yine ... tarafından ... sayılı 04.04.2008 tarihli fatura mukabili 4.400-TL olmak üzere toplam 69.956-TL ödeme yapıldığı, ayrıca davacı işveren tarafından iş kazasının gerçekleştiği gün İşyeri Kaza ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu düzenlenerek Kuruma verildiği, anlaşılmaktadır.Davacı, iş kazası sonucu yapılan tedavi nedeniyle, özel sağlık kuruluşuna fatura mukabili ödediği, 69.956-TL'nin şimdilik 20.000-TL sinin, 25.07.2008 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece, 2007 yılı Sağlık Uygulama Tebliği uyarınca tespit edilen miktar üzerinden, kazazedenin kusur oranına göre hesaplanan, 3.012 TL'nin temerrüt tarihi olan 25/07/2008 (taleple bağlı kalınarak) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.Dava sonuç itibariyle, sigortalının iş kazasından kaynaklanan rahatsızlığı nedeniyle, özel sağlık kuruluşunca yapılan tedavi ve iyileştirme giderlerinin Kurumdan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağını teşkil eden 506 sayılı Kanunun 12 ve devamı maddelerine göre, Kurum; iş kazası ve meslek hastalığı sigortası kapsamındaki sigortalıya, sağlık yardımı sağlamakla yükümlüdür. Yapılacak sağlık yardımları, 13’üncü madde uyarınca ilgilinin “hekime muayene ettirilmesi, hekimin göstereceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik ve laboratuvar muayenelerinin sağlanması, gerekirse sağlık müessesesine yatırılması, her türlü tedavisinin yapılması ve tedavi süresince gerekli ilaç ve iyileştirme araçlarının sağlanması” hallerini kapsar, tedavi sigortalının sağlığını koruma, çalışma gücünü yeniden kazandırma ve kendi ihtiyaçlarını görme yeteneğini artırma amacıyla sigortalının iyileşmesine kadar devam eder. Ayrıca “işveren, iş kazasına uğrayan sigortalıya, Kurumca işe elkonuncaya kadar, sağlık durumunun gerektirdiği sağlık yardımlarını yapmakla yükümlüdür.” Yaşam hakkının kutsallığı nedeniyle, devletin sigortalıların tedavilerini en iyi şekilde yaptırması gereği, sosyal güvenlik hukukunun en temel ilkelerinden biri olarak, Anayasanın 56’ncı maddesinde; Devletin bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak yerine getireceği hükmü öngörülmüştür.Ayrıca, aynı kanunun 27.maddesine göre, işveren, iş kazasını, o yer yetkili zabıtasına derhal ve Kuruma da en geç kazadan sonraki iki gün içinde yazı ile bildirmekle yükümlüdür. Bu bildirme örneği Kurumca hazırlanan haber verme kağıtları doldurulup verilerek yapılır. İşverenin kasten veya ağır ihmali neticesi iş kazasını bu madde gereğince Kuruma zamanında bildirilmemesinden veya haber verme kağıdında yazılı bilginin eksik veya yanlış olmasından doğan ve ileride doğacak olan Kurum zararlarından işveren sorumludur. Kuruma bildirilmeyen iş kazası dolayısıyla, bildirme tarihine kadar işveren tarafından yapılmış olan harcamalar Kurumca ödenmez.Yukarıda açıklanan ilkeler ışığı altında, somut olaya bakıldığında; sigortalının 20.09.2007 tarihinde plastik kırma makinesinde geçirdiği iş kazası sonucu, sol el 1., 2. ve 3.parmakta (başparmak, işaret ve orta parmağında) kısmi kopma, 4. ve 5.parmakta (yüzük ve küçük parmağında) yaralanma olduğu, ani gelişen iş kazası sonucu, ivedilikle tıbbi müdahale yapılmaması halinde, kazazede sigortalının sol elini kullanamama ve parmaklarının kesilme riski olduğu, mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre, “sigortalının en uygun sağlık kurumuna götürüldüğü ve gereken tıbbi uygulamaların yapıldığı, iş yeri çevresinde yeterli ekip ve donanıma sahip hastanenin bulunmadığı” nın belirtilmesi karşısında, davacının kaza sonrası gerekli ve acil olan müdahaleyi yaptırdığının kabulünün gerektiği, kaldı ki davacı tarafından kaza günü İşyeri Kaza ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu düzenlenerek Kuruma verildiği de göz önünde bulundurulduğunda, mülga 506 sayılı Yasanın 27. maddesinin de uygulama alanı bulunmayacağı nazara alındığında, davacı işverenin acil kapsamında yapılan tüm tedavi giderlerini isteyebileceği göz önünde bulundurularak, sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davacı ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.