Mahkemesi :Osmaniye İş MahkemesiTarihi :19.02.2014No :2012/354-2014/106Hak sahibi tarafından açılan asıl dava, menfi tespit istemi olup Kurumca açılan birleşen dava ise itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.Mahkemece, asıl dava yönünden kabul, birleşen dava yönünden davanın reddine dair hüküm tesis edilmiştir.Hükmün, Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkındaki boşanma kararı 2002 yılında kesinleşen davalıya, 1994 yılında yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden 506 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla davacı Kurumca ölüm aylığı bağlandığı, 01.03.2010 günü yeniden evlendiği boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle 2010 yılında gerçekleştirilen işlemle 01.10.2008 tarihi itibarıyla aylığı kesilerek, 26.10.2008 – 25.03.2010 döneminde yersiz ödendiği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin 2. fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Bu aşamada inceleme konusu davada; davacı ve eşinin 16.05.2002 tarihinde boşandığı, 01.03.2010 tarihinde ise yeniden evlendiği hususu, Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu tarafından yapılan soruşturmada elde edilen bulgu ve yapılan saptamaları yansıtan 01.06.2010 tarihli rapor ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, hak sahibi ile boşandığı eşinin fiili birlikteliklerinin varlığı belirgindir. Asıl dava yönünden davanın reddine, birleşen dava yönünden ise, İsmail Karakuş’un davada taraf olamayacağı gözetilerek onun hakkındaki davanın husumetten reddine, diğer davalı C.. K.. hakkında ise davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.