Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25751 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23122 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Van İş Mahkemesi Tarihi : 24.09.2013No : 2012/206-2013/377Dava, Kurumun yaşlılık aylığını iptale yönelik işleminin iptali ile ödenmeyen aylıklarının faizi ile tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacıya bağlanan yaşlılık aylığının bir kısım primlerin hayali olarak yüklendiği iddiası ile başlangıçtan itibaren iptal edilip, ödenen aylıkların borç çıkarıldığı; Kurum tarafından mahkemeye gönderilen yazıda, prim borcu bulunmayıp iptal edilen yaşlılık aylığı başlangıçtan itibaren geçerli sayılarak kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanıp biriken aylıkların ödendiğinin belirtildiği görülmüştür.Mahkemece, iptal edilen ilk yaşlılık aylığının hesabında gözetilen sigortalılık süresi (prim gün sayısı) ile sonraki işlemle kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanan aylığın hesabında gözetilen sigortalılık süresi (prim gün sayısı) araştırılmalı; Kurumun sonraki işleminin tüm sigortalılık süresi yerine sadece primi ödenen sigortalılık süresi ile aylık bağlanmış olması durumunda, prim borcu olan döneme ilişkin fazla aylık miktarı yersiz çıkabileceğinden, bu husus Kurumdan sorularak ödenen aylıklardan borcu yersiz ödenen kısım bulunup-bulunmadığı belirlenmeli; iptal edilen aylık ile sonradan yeniden bağlanan aylığın aynı sigortalılık süresi alınarak hesaplanmış olması durumunda yersiz aylık ödeme durumu bulunmayacak olup; bu durumda biriken aylıkların yasal faizle ödenip-ödenmediği araştırılmalı; taraflar arasında konusu kalmayan hususlar kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip, hükümde konusu kalmayan kısım için karar verilmesine yer olmadığı belirtilmeli; taraflar arasında faiz talebi gibi varsa uyuşmazlık konusu hususlarla ilgili infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde hüküm kurulması gerekirken, davacının talebinin tamamının Kurum tarafından karşılanıp-karşılanmadığının anlaşılamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.