Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24179 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7561 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Bakırköy 22. İş Mahkemesi Tarihi : 29.11.2013No : 2013/60-2013/179Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.09.1984 olduğunun ve 21.10.2008 tarihli başvuruya göre emekliliğe hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, istek gibi davanın kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkin olup, bu tür davaların sonuçta sigortalılığın tespiti istemini de içermekte olduğu tartışmasızdır. Hal böyle olunca da, 506 sayılı Kanunun 108. maddesi uyarınca sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti yönünde salt işe giriş bildirgesinin verilmiş olması yeterli olmayıp, ayrıca aynı Kanunun 2 ve 6. maddelerinde öngörüldüğü şekilde hizmet akdine dayalı olarak eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın da varlığı gerekir. Başka bir anlatımla; yöntemince düzenlenen süresi içerisinde Kuruma verilen işe giriş bildirgesi kişinin işe girdiğini gösteren yazılı delil niteliğinde ise de fiili çalışmanın ortaya konması açısından tek başına yeterli kabul edilemez.Dava konusu somut olayda; davacının 01.09.1984 tarihli işe giriş bildirgesi Kuruma verilmiş ise de dönem bordrolarında adının bulunmaması karşısında; gerçek çalışmayı ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtların varlığı aranmalıdır.Bu yönde; davaya konu işe giriş bildirgesiyle sigortalıya verilen sigorta sicil numarasının hangi yıla ait serilerden olduğu Sosyal Güvenlik Kurumundan sorularak belirlenmeli, Kurum nezdindeki çalışma dönemine ilişkin kayıtlar değerlendirilerek, sigortalının çalışmasının gerçek olup olmadığı hususunda bilgi sahibi olabilecek bordro tanıkları saptanarak tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmalı, davacının iddia edilen tarihte fiili çalışmasının varlığı hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek biçimde belirlenmeli, tahsis talebine yönelik istemde bu çerçevede irdelenip toplanan ve toplanacak delillerin sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.