Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24119 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18422 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Bursa 6. İş MahkemesiTarihi :15.05.2014No :2012/256-2014/352 Dava, yersiz ödendiği iddia olunan aylıkların tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin hükmün taraflar avukatları tarafından yasal süresinde temyiz edildiği, sonrasında davacı Kurum vekilinin verdiği dilekçe ile temyiz isteminden vazgeçtiğinin bildirdiği, ne varki dosyaya sunulan vekaletnamesinde temyizden vazgeçme yetkisinin kendisine tanınmadığının, ayrıca bu konuda davacı Kurumca verilmiş bir talimatın da bulunmadığının anlaşılmış olması karşısında, davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesi de dikkate alınması ve davalı avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21.10.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü duruşmalı temyiz eden davalı adına Av. ile karşı taraf adına Av. geldiler. Duruşmaya başlandı. Hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan gün Tetkik Hâkimi .. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; davacı SGK Başkanlığı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalıya, 04.6.2007 traihinde vefat eden kızından dolayı, 506 sayılı Kanun kapsamında 23.9.2007 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığı, 20.6.2008 tarihinde vefat eden eşinden dolayı da 1479 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlandığı, Kurum tarafından kızından bağlanan ölüm aylığının kesildiği ve dava dilekçesinde 23.8.2008-22.4.2012 dönemine ilişkin denilse de, 23.9.2007- 23.3.2012 dönemine ait aylıkların (32.945,38 TL) tahsili için icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, faiz alacağı icra takibinde 7.404,22 TL olarak geçmekte iken, dayanılan bilirkişi raporunda 7.394,00 TL olarak hesaplandığından davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.506 sayılı Kanunun, davalının kızının vefat ettiği tarihte yürürlükte olan 69. maddesinde,”Sigortalının ölümü tarihinde eşine ve çocuklarına bağlanması gereken aylıkların toplamı, sigortalıya ait aylıktan aşağı olursa, artanı, eşit hisseler halinde, sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmayan veya 2022 sayılı Kanuna göre bağlanan aylık hariç olmak üzere buralardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almayan ana ve babasına aylık olarak verilir. Ancak, bunların her birinin hissesi sigortalıya ait aylığın % 25'ini geçemez..." düzenlemesi, davalının eşinin vefat ettiği tarihte yürürlükte olan 1479 sayılı Kanunun 45 maddesinde ise, "... ölen sigortalının 42'nci madde gereğince saptanacak aylığının veya 44 üncü madde gereğince saptanacak toptan ödeme tutarının, dul eş için %50'si aylık alan çocuğu bulunmayanların dul eşine %75'inin...aylık ve toptan ödeme şeklinde verileceği düzenlemesi yer almaktadır.6.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren ve 4958 sayılı Yasa ile 506 sayılı Yasaya eklenen geçici madde 91'e göre .—......6.8.2003 tarihinden önce ölen sigortalıdan dolayı hak sahibi ana ve babaya; Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları nedeniyle gelir ve aylıkları kesilenlere, gelir ve aylığın kesildiği tarihe kadar yapılan ödemeler geri alınmaz. Ana ve babalardan Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya buralardan kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almaları nedeniyle Kurumca tahsil edilmiş olan tutarlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde talepleri halinde ilgililere aynen iade edilir." düzenlemesi öngörülmüştür. Yine aynı Yasaya 4958 sayılı Yasa ile eklenen "Ek madde 46 de (Ek madde: 29.07.2003 - 4958 S.K./53. rnd.) ise; Bu maddenin yürürlüğe girmesinden sonra ölen sigortalıların anne ve babalarına bağlanan gelir ve aylıklar sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olarak çalışmaya başladıkları veya 01.07.1976 tarihli ve 2022 sayılı Kanuna göre bağlanan aylık hariç olmak üzere, bunlardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren kesilir." düzenlemesi öngörülmektedir.Yukarıda belirtilen düzenlemeler karşısında, davalıya kızından bağlanan ölüm aylığının, baştan itibaren değil, eşinden ölüm aylığı almaya başladığı tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren kesilmesi gerektiği, işbu tarihten itibaren 506 sayılı Kanunun 69. maddesince, fuzulen ödenen aylıklar hakkında takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.O halde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalı avukatı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.