Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20255 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21151 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, haksız sağlık karnesi kullanımı nedeniyle, davacının davalı Kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.20.10.2009 tarihli sigortalılık bilgilerine göre, 04.10.2000-30.04.2001 ve 08.07.2003-devamla 1479 sayılı Yasaya kapsamında sigortalı kabul edilen davacının 27.08.2008 tarihinde 5458 sayılı Yasa kapsamında yapılandırma talep ettiği, ilk prim ödemesinin de bu tarihten başladığı, Kurumun 22.10.2009 tarihli yazısı ile yapılandırmanın iptal edilip 25.08.2008-23.03.2009 tarihleri arası tedaviler için borç çıkarıldığı anlaşılmaktadır.5510 sayılı Yasanın geçici 23. Maddesinde “ 22/2/2006 tarihli ve 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci ve 2 nci maddeleri kapsamına giren borçları yeniden yapılandırıldığı halde aynı Kanunun 3 üncü maddesi uyarınca yeniden yapılandırma haklarını bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar kaybedenlerin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden iki ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları halinde, bozulmuş olan yeniden yapılandırma anlaşmaları, 5458 sayılı Kanuna göre yapılmış olan başvuru tarihi ve taksitlendirme süresi dikkate alınmak suretiyle ihya edilir…1479 ve 2926 sayılı Kanunlar kapsamındaki sigortalılar veya bunların hak sahipleri, ödeme vadesi geçmiş taksitleri ile 1/4/2006 tarihinden sonraki süreye ilişkin prim borçlarını ödemeleri ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki taksit ve cari ay primlerine ilişkin ödeme yükümlülüklerini yerine getirmeleri durumunda sağlık sigortasından yararlanmaya başlatılır…” düzenlemesi mevcuttur.1479 sayılı Yasa'nın Ek 12. maddesinde, “Bu Kanuna göre ilk defa sigortalı olanların sağlık yardımından yararlanmaları, en az sekiz ay, yeniden sigortalı olanların ise en az dört ay eksiksiz sağlık sigortası primi ödemiş olmaları, sağlık ve sigorta prim borcu bulunmaması şartına bağlıdır.” düzenlemesi mevcuttur.19.01.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6385 sayılı Yasanın 12. maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 45. maddede, “Bu Kanuna göre genel sağlık sigortalısı ya da bakmakla yükümlü olunan kişi kapsamına girmekle birlikte, asli olarak hak etmediği bir kapsamda sağlık hizmeti alanlara 31/1/2012 tarihine kadar verilen sağlık hizmetlerine ilişkin Kurumca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek borçlar, varsa ilgililerin bu nedenle açtıkları davadan vazgeçmeleri halinde tahsil edilmez. Bu borçlara ilişkin açılmış olan dava ve icra takiplerinden Kurumca vazgeçilir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün gerekçesinde ise, 5510 sayılı Kanuna göre, vatandaşların genel sağlık sigortası kapsamına alınmasına ilişkin işlemlerin 2012 yılı Ocak ayı itibarıyla tamamlanması nedeni ile, bu tarihe kadar yaşanan geçiş surecinde, tabi olduğu genel sağlık sigortası statüsünün aradığı şartlarla sağlık yardımı alması gerekirken, Kanunun diğer statülerine göre ya da bakmakla yükümlü olunan kişi statüsünde hak etmediği halde sağlık yardımı yapılanlara ilişkin sağlık giderlerinin ilgililerden tahsil edilmemesi ve bu suretle oluşacak mağduriyetlerin önlenmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.Somut olayda; 5510 sayılı Yasanın geçici 45. maddesi kapsamında 01.10.2008-23.03.2009 döneminde haksız karne kullanımından davacıya yersiz sağlık gideri borcu çıkarılması mümkün olmayıp, bu döneme ilişkin davacının borcu olmadığına yönelik mahkeme kararı isabetlidir. Ancak 25.08.2008-30.09.2008 dönemine yönelik olarak davacının 5510 sayılı Yasanın geçici 23. Maddesi uyarınca geçmiş dönem borçlarını ödemiş ve 1479 sayılı Yasanın ek 12. maddesi kapsamında prim borcu olmaması halinde sağlık sigortası yardımlarından faydalanmasının mümkün olduğu gözetilerek bu yönde yapılacak araştırma ve inceleme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.