Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17864 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12587 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, rucuen tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, davalılar ... haklarında davanın reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davacı ve davalı .... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildiDava, iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir nedeniyle uğranılan Kurum zararının 5510 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ve teselsül hükümlerine göre davalılardan tahsili istemine ilişkindir.Anılan maddede yer alan, “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir.” hükmü karşısında; ilk peşin sermaye değerli gelirin, Kurum yararına tazmini mümkün kısmının belirlenebilmesi için gerçek zarar tavan hesabı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.Dosya kapsamına göre, davalı ...'de işçi olarak çalışan sigortalı, elektrik arızasını gidermek için ...'e ait ... hattına müdahale ettiği sırada, elektrik akımına kapılarak ölmüştür.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davalı işveren % 35, işyeri müdürü ... % 5, sigortalı % 60 oranında kusurlu bulunmuş, diğer davalılara ise kusur atfedilmemiş,olay nedeniyle soruşturma yürüten iş müfettişi ise; davalı işverenin % 80, sigortalının % 20 oranında kusurlu olduğunu bildirdiği anlaşılmıştır.Davalılar ... haklarında açılan ceza davasında ise, ... asli kusurlu, diğer sanık kusursuz, sigortalı ise asli kusurlu bulunmuş olup, sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, böylece cezada benimsenen maddi olgu ile eldeki davada hükme esas alınan kusur raporları arasında oluşan çelişki giderilmeden karar verilmiştir.Sigortalının işverene karşı açtığı ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin 2009/433 esas sayılı dava dosyasında benimsenen kusur raporu güçlü delil niteliğinde bulunduğundan, o davanın akıbeti araştırılarak, konusunda ve işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında uzman bilirkişilerden kusur oran ve aidiyetlerini oluşa ve mevzuata uygun olarak belirleyen ve çelişkiyi giderecek mahiyette kusur raporu ve hak sahiplerinin gerçek zararına ilişkin hesap raporu alınması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi, ayrıca davanın teselsüle dayalı olduğu gözetilmeksizin davalılardan ...'nun kendi kusur oranına isabet eden tutarla sorumluluğuna hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.O hâlde, davacı ve davalılardan ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ....'ye iadesine, 27.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.