Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15533 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 27000 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, teslim edilen ürün bedellerinden yapılan tevkifata dayalı olarak 2926 sayılı Kanun kapsamındaki ... sigortalılığın tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, husumet nedeniyle davalı şirket yönünden istemin reddine karar verilirken, teslim edilen ürün bedelinden yapılan tevkifat gözetilerek 01.10.1996 - 31.12.1996 tarihleri arası dönemde tarım sigortalılığın tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum'un aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-... sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanunda, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, ya da tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "... sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır. 2926 sayılı Kanun'un uygulamasına ilişkin 26.03.1994 tarihli 4 nolu tebliğin “D” bendinde; çiftçilerin, ... primlerinin sattıkları ürün bedellerinden tevkif suretiyle ödendiğini ispatlayabilmelerinin, kendilerine verilen belgeleri muhafaza etmelerine bağlı olduğu belirtilmiştir. Aynı tebliğin “F” bendinde ise çiftçilerin sattıkları ürün bedellerinden prim borçlarına mahsuben yapılan tevkifatların, tevkifatın Kurum hesaplarına intikal etmesi koşuluyla, tevkifatın gerçekleştiği tarih itibariyle cari ve geçmiş dönem prim borçları ile iadenin talep edileceği dönemin sonuna kadar tahakkuk ettirilecek prim borçlarına mahsup edileceği, Kurum hesaplarına intikal etmeyen tevkifatların mahsup işlemine esas alınmayacağı belirtilmiştir.Somut olayda, davacının 27.09.1996 tarihinde ....'ne tarım ürünü sattığı belirgin ise de, bu ürün satışından adına yapılan prim kesintisinin Kurum hesabına intikal edip etmediği anlaşılamamıştır. Bu durumda, uyuşmazlık konusu döneme ilişkin kesintinin Kurum hesabına intikal edip etmediğinin, Kurum ve kesinti yapıp makbuzu düzenleyen firmadan araştırılması zorunludur.Mahkemece yapılması gereken iş; ürün teslim ve tevkifatının özel kuruluşca yapılması karşısında; hak ve mükellefiyetin başlangıcı bu tevkifatın ...’un hesabına intikal etmesi koşuluyla tevkifat tarihini takip eden aybaşı olarak kabul edilmesi gerektiğinden, söz konusu 27.09.1996 tarihli tevkifatın Kurum hesabına intikal edip etmediği araştırılarak (intikalin bulunmaması halinde anılan prim kesintisinin sigortalılık tescilinde dikkate alınmasının mümkün olmadığı gözetilerek) varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum'un bu yönlerini amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.