Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14995 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17585 - Esas Yıl 2016
Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) MahkemesiDava, yersiz olarak ödenen ölüm aylıklarının tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 16.10.2002 tarihinde ölen sigortalı ...'in kızı davalı ... 'in (Emek) 16.07.2010 tarihinde eşinden boşanarak 5510 sayılı Kanun kapsamında ölüm gelir ve aylığı almakta olduğu; ancak davacı Kurum yetkilisi tarafından yapılan denetimde boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam ettiğinin belirlendiği iddiasıyla 5510 sayılı Kanunun 56'ncı maddesi uyarınca gelir ve aylığının kesildiği anlaşılmaktadır. Davacı Kurum eldeki davada 2008–2010 tarihleri arasında davalıya ödenen 8.122,63 TL yersiz aylığın yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamadığının belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki; davalının boşandığı eşiyle birlikte yaşamadığını ileri sürerek davacı kurum işleminin iptali istemli açtığı davada, mahkemece “...davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edildiğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş ...” tespitinin bulunduğu ve ...İş Mahkemesinin 30/05/2012 gün ... sayılı ilamının Yargıtay ..1. H.D’nce onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Anılan bu karar davalı hak sahibinin boşandığı eşi ile fiilen birlikte yaşamaya devam ettiği maddi olgusu ile kendisine ödenen gelir ve aylıkların yersiz olduğunun belirlenmesi açısından kesin delil niteliğindedir. Mahkemece temyiz safhasından geçerek kesinleşen ilgili kararın kesin delil niteliğinde olduğu gözetilmeden, davalar arasındaki taleplerin farklı olduğundan ve somut davaya kesin hüküm oluşturmayacağından bahisle karara esas alınmaması ve istem gibi davacı Kurum tarafından davalıya ödenen gelir ve aylıkların istirdadına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.