Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14329 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8471 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Bağ-Kur sigortalılığın geçersizliğine dair kurum işleminin iptali, Bağ-Kur sigortalılığın geçerliliği ve yaşlılık aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması istemlerine ilişkindir. Mahkeme, uyulan bozma ilamı uyarınca 5510 sayılı Yasının geçici 54. madde hükmü uyarınca davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 22.03.1985-24.03.1998 tarihleri arası 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresi ve askerlik borçlanmasıyla birlikte 01.04.1998 tarihinden itibaren Bağ-Kur’dan bağlanan yaşlılık aylığının, tahsiste esas alınan sigortalılık süresine esas oda kaydının usulsüzlüğü nedeniyle geçersiz sayılması sonucu iptali ile, yersiz aylık tahakkuku üzerine eldeki bu davanın açıldığı; öte yandan, dava dosyası içerisinde yer alan hesap ekstralarına göre de davacının, 1992 yılı öncesi prim borçlarını 3780 sayılı Af Yasasından yararlanılmak suretiyle ödediği anlaşılmaktadır. a)1992 yılı öncesi prim borçlarını 3780 sayılı Af Yasasından yararlanılmak suretiyle ödendiğinin anlaşılması karşısında, 22.03.1985-31.12.1991 tarihleri arası 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığın tespitine ilişkin Mahkemenin kabulü yerindedir. b)Ancak 01.01.1992-24.03.1998 tarihleri arası döneme ilişkin uyulan bozma kararı sonrası verilen hüküm, eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. İhtilaf konusu dönemde yer alan oda kayıtlarındaki sahteciliğin belirgin olması karşısında, anılan uyuşmaslık devresinde davacının zorunlu sigortalı sayılabilmesi mümkün değildir. Ne var ki, 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 58. Maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 54. maddede “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22/3/1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır.4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31/12/2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez.Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra birinci ve ikinci fıkralar uyarınca hizmet iptali yapılmaz.Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan maddede belirtildiği üzere, sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalıların sigortalılıklarının geçerli olabilmesi için, birinci şart esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden yapılan kayıtların mevzuata uygun olarak yapılmaması gerekmekte olup, ihtilaf konusu dönemdeki oda kaydının sahtecilik yolu ile elde etmiş sigortalılar yönünden anılan düzenlemenin uygulanması mümkün değildir. Hal böyle olunca, davacı sigortalının anılan geçici 54.maddenin öngördüğü düzenlemeden davalı tarafından yararlandırılıp-yararlandırılmadığı ve bu yöndeki uyuşmazlığın devam ettirilip-ettirilmediği Kurumdan sorularak belirlenmeli, anılan düzenlemeden yararlandırılmış olması halinde ihtilaf konusu dönemdeki sigortalılığa yönelik istemin konusuz kalacağı gözetilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken,eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.