Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13754 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 12891 - Esas Yıl 2007





Davacı, SSK'na tabi hizmetleri haricinde kalan sürelerde ürün bedelinden yapılan tevkifat nedeniyle 2926 sayılı kanun kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.01.11.1988 tarihi itibariyle 2926 Sayılı Yasa Kapsamında kuruma tescil edilen ve 04.09.1990-30.11.1990 dönemindeki 506 Sayılı Yasaya dayalı zorunlu SSK'lı çalışmaları gözetilerek, 01.11.1988 tescil-03.09.1990 terk ve 01.02.2005 yeniden tescil biçiminde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edilen davacı, 01.01.1986 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini istemiştir. Mahkeme, tarih ve dönem belirtmeksizin zorunlu SSK'lı süreleri dışlayarak 03.09.1990 tarihi ile 2926 Sayılı Yasa kapsamında yeniden kayıt ve tescil tarihi olan 01.02.2005 tarihi arasında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitine hükmetmiştir. Dosyada mevcut Bağ-Kur sigortalılık belgesine göre; davacının inşaat ustalığına dayalı olarak 10.04.1986 - 23.12.1994 ve 19.04.1995 - 15.12.1995 dönemlerinde vergi mükellefiyetinin 08.04.1986-15.12.1995 döneminde ise meslek kuruluş kaydının bulunduğu, ancak davacının söz konusu kayıtlara istinaden 1479 Sayılı Yasa kapsamında kayıt ve tescilinin olup olmadığı yönünde mahkemece her hangi bir inceleme ve araştırmanın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının vergi kaydının bulunduğu 10.04.1986-23.12.1994 ve 19.04.1995-15.12.1995 dönemlerinde 4956 Sayılı Yasanın 47. maddesi ile ekli ve 02.08.2003 yürürlük tarihli 1479 Sayılı Yasanın geçici 18. maddesi kapsamında bir değerlendirmeye tabi tutulup tutulmadığı araştırılmalı, bu dönemlerde geçerli bir Bağ-Kur sigortalılığının varlığının tespiti durumunda Tarım Bağ-Kur sigortalılığına hükmedilemeyeceği göz önünde tutulmalı, geçerli bir Bağ-Kur sigortalılığının mevcut bulunmaması halinde ise vergi kaydına dayalı kendi adına ve hesabına ticari faaliyetin tarımsal faaliyet yapmasına imkan verip vermediği ve bu dönemdeki tarımsal faaliyetin fiili ve gerçek olup olmadığı olgusu araştırılmalı, öte yandan davacının 10.04.1986-23.12.1994 ve 19.04.1995-15.12.1995 dönemlerinde 1479 Sayılı Yasaya dayalı kayıt ve tescilinin mevcut olması yada davacının vergi kaydına istinaden kendi adına ve hesabına ticari faaliyetinin tarımsal faaliyet yapmasına imkan vermeyeceğinin sabit olması halinde ise takip eden dönemde ilki 31.08.1997 tarihli olmak üzere ayrıca 1998 ve 1999 yıllarında tevkifat yapılması hususu nazara alınarak Tarım Bağ-Kur sigortalılığının 01.09.1997 tarihi itibariyle yeniden başlayıp 1998 ve 1999 yıllarında da devam ettiği gözetilmeli, 2000 yılı ile davacının yeniden tescil edildiği 01.02.2005 arası dönemde ise tarımsal faaliyetin varlığı yöntemince araştırılmalı, keza, verilen karar ile taraflara tahmil ve bahşedilen vazife ve hakların şüphe ve tereddüdü mucip olmayacak surette gayet sarih ve açık bir şekilde yazılmasını öngören Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388 ve 389. maddeleri gözetilerek, çakışan ve dışlandığı bildirilen zorunlu SSK'lı süreler tarih ve dönem belirtilerek hüküm fıkrasında açıkça gösterilip toplanan ve toplanacak delillerin sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde tesis edilen karar usul ve yasaya aykırı görülmüştür. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 18/09/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.