Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13473 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13951 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, malûllük aylığı tahsisi istemine ilişkindir.Mahkemece, bozma ilâmına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Davacının, 17.08.2009 tarihinde Kurum'dan malûllük aylığı talebinde bulunduğu, Kurumca, çalışma gücünü % 60 oranında kaybetmediği gerekçesi ile talebinin ret edildiği, Kurumun ret kararı üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 25 ve devamı maddeleridir. Anılan Kanunun 25. maddesinin 1. fıkrasının “Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usûlüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60'ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı, malûl sayılır.” hükmü ile sigortalıların hangi hallerde malul sayılacağı belirlenmiştir. 26. maddenin “Sigortalıya malûllük aylığı bağlanabilmesi için sigortalının;a)25'inci maddeye göre malûl sayılması,b)(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./14.mad) En az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması,c)Malûliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan veya işyerini kapattıktan veya devrettikten sonra Kurum'dan yazılı istekte bulunması, halinde malûllük aylığı bağlanır. Ancak, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların kendi sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.” hükmü ile de malûl sayılan sigortalıların malullük aylığından yararlanabilmeleri için gereken şartlar düzenlenmiştir. Mahkemece, anılan yasal düzenlemeler kapsamında davacının 23.07.2010 tarihi itibariyle %60 oranında çalışma gücünü kaybettiğinin tespitinde bir isabetsizlik yok ise de, malûl olduğu belirlenen davacı yönünden, yukarıda anılan 26. madde kapsamında malûllük aylığından yararlanma şartlarının varlığı için, Kurum'dan davacıya ait sigorta sicil dosyaları celp edilerek, bu çerçevede malûllük aylığı tahsisi şartları irdelenerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.