Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 134 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 10406 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, kesilen ölüm gelirinin kesildiği tarihten yeniden bağlanması istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davanın yasal dayanağı malulülük, yaşlılık ve ölüm sigortasına ilişkin geçiş hükümlerine ilişkin olan 5510 sayılı Yasa'nın geçici 1. maddesidir. Anılan düzenlemede; ''Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olanlar, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ve bu Kanunla mülga 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olanlar, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi olanlar, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kabul edilir. 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı, 2.9.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı kanunlara göre bağlanan veya hak kazanan; aylık, gelir ve diğer ödenekler ile 8.2.2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre ödenmekte olan ek ödemenin verilmesine devam edilir. Bu gelir ve aylıkların durum değişikliği nedeniyle artırılması, azaltılması, kesilmesi veya yeniden bağlanmasında, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümleri uygulanır....''düzenlemesi öngörülmüş olup, böylece 5510 sayılı Yasa öncesi kazanılmış hakların korunması amaçlanmıştır.Diğer taraftan, 506 sayılı Yasa'nın 92. maddesindeki; "Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile iş kazalarıyla meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık ve gelirlerden yüksek olanın tümü, eksik olanın da yarısı bağlanır. Bu aylık ve gelirler eşitse, iş kazalarıyla meslek hastalıkları sigortasından bağlanan gelirin tümü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından bağlanan aylığın da yarısı verilir." Hükmünün de davaya konu olayda dikkate alınması gerekir.Eldeki davada, 01.05.1983 tarihinde grizu patlaması sonucunda ölen 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı eşi üzerinden hem kısa vadeli sgiorta kollarından tahsisi yapılan ölüm geliri, hem de uzun vadeli sigorta kollarından ölüm aylığı bağlanıp da, 506 Sayılı Yasa kapsamında iken 11.11.1987 tarihinde vefat etmiş babası üzerinden de ölüm aylığı almaya hakkı olduğu kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edilen davacı hakkında, mahkemece, davalı kurumca eşi üzerinden davacıya kısa vadeli sigorta kollarından bağlanan ölüm gelirinin kesilmesine dair işlemin yerinde olmadığı ve kesildiği tarihten yeniden bağlanması gerektiği ve davaya konu olayda 5510 sayılı Yasanın uygulanma kabiliyetinin bulunmadığına dair yaklaşım isabetli ve yerinde ise de, yapılan tüm tahsisler ve bu arada davacının babasından mahkeme kararı gereğince hak kazandığı ölüm aylığı bakımından, davacı hakkında 506 sayılı Yasanın 92’nci maddesinin uygulanması gerekip gerekmediği hususu üzerinde durulmadan yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular gözetilerek yapılacak araştırma ve değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.