...Dava, .... sigortalılığın tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulü ile 2926 sayılı yasaya tabi sigortalılığın 01.01.1995 tarihinden itibaren başladığının tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece uyulan bozma ilamımızda, 2004 yılından itibaren davacının 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalılık iradesini ortaya koyacak herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılması istenilmiş olup, Mahkemece bozma sonrası, davacı adına kayıtlı tapusuz taşınmazlar, tanık beyanları ile ziraat odası bildirimleri nazarında, her ne kadar bu dönemde ürün bedellerinden bağkur kesintisi yapılmadığı gibi prim ödemesine de rastlanılmamış ise de, davacının ürün bedellerinden bağkur kesintisi yapıldığı 23.12.1994 tarihinden itibaren fiilen tarımsal faaliyetinin devam ettiği ve 10. Maddede sayılan kurum ve kuruluşlarda kaydının bulunduğu, bu dönemde prim ödemesinin fiili sigortalılığa engel olmadığı, süresi içinde ödenmeyen primlerin daha sonra gecikme zammı ile birlikte tahsilinin her zaman mümkün bulunmasına göre 01.01.1995 tarihinden itibaren sigortalılığının başladığının tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacının 2004 yılı sonrasına ilişkin, sigortalılık iradesine yönelik herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunmadığı bozma sonrası yapılan araştırma ile de belirgin bulunduğundan, bu dönem sonrası için davanın reddi gerekirken, süresi içinde ödenmeyen primlerin daha sonra gecikme zammı ile birlikte tahsilinin her zaman mümkün bulunması gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Kabule göre de, .... sigortalılığın bitiş tarihi belirlenmeden, “01.01.1995 tarihinden itibaren başladığının tespitine” şeklinde hüküm kurulmak suretiyle infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. ./..O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.