Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13172 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 23112 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, davacının malullük aylığından yapılan kesinti işleminin iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacıya Kurumca 26.11.2008 tarihinden itibaren bağlanan malullük aylığının hatalı bağlandığı gerekçesi ile iptal edilerek 26.06.2009 tarihinden itibaren yeniden bağlandığı ve yersiz ödenen aylıkların borç kaydedilerek ödenmekte olan aylığından kesinti yolu ile tahsil edildiği anlaşılmakla, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 25 ve devamı maddeleridir. Anılan Kanunun 25. maddesinin 1. fıkrasının “Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usûlüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60'ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60'ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı, malûl sayılır.” hükmü ile sigortalıların hangi hallerde malul sayılacağı belirlenmiştir. 26. maddenin “Sigortalıya malûllük aylığı bağlanabilmesi için sigortalının;a)25 inci maddeye göre malûl sayılması,b)(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./14.mad) En az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması,c)Malûliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan veya işyerini kapattıktan veya devrettikten sonra Kurumdan yazılı istekte bulunması, halinde malûllük aylığı bağlanır. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların kendi sigortalılığı nedeniyle ... sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.” hükmü ile de malul sayılan sigortalıların malullük aylığından yararlanabilmeleri için gereken şartlar düzenlenmiştir. Hastanelerin sağlık raporları arasında çelişki bulunması durumunda, bu çelişkinin, 95. maddede belirtilen prosedüre uyularak, ... Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan, itiraz halinde ise ... Kurumundan alınacak raporla giderilmesi gereklidir. Ancak ... Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan verilecek rapor ile ...’ndan alınacak rapor arasında çelişki mevcut olması halinde ... Genel Kurulundan rapor alınmalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, öncelikle 26.11.2008 tarihinde bağlanan malullük aylığının iptal sebebi Kurumdan sorularak, anılan tarih itibariyle yukarıda belirlenen yasal düzenlemeler çerçevesinde davacı yönünden malullük aylığı şartlarının varlığı irdelenmeli, bu çerçevede, Kurumun istirdada hakkı olduğu tutar var ise tespit edilmeli, ödenen malullük aylığı miktarlarında taraflar arasında ihtilaf bulunması halinde, Kurumdan aylık hesabında esas alınan tüm veriler celp edilerek, gerektiğinde alanında uzman bilirkişi yada bilirkişi heyetinden malullük aylığı miktarı yönünden rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmelidir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.