Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13136 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6571 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) MahkemesiDava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, bozma ilâmına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davacı Kurum ve davalılar ... ve ... (Güvence Hesabı) ve .... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davanın yasal dayanağını teşkil eden 506 sayılı Kanunun 26/2. maddesidir.Dava konusu somut olayda; 02.09.2002 tarihinde meydana gelen trafik-iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma giren sigortalı için Kurumca yapılan tedavi giderlerinin, kazaya sebep olan araçların sürücüleri ile sigorta şirketi ve Güvence Hesabından rücuan tahsili istenmiş olup dairemizin 13.09.2012 tarihli ilamı ile bozulan hüküm, mahkemece yapılan yargılama sonrasında, davanın kabulü ile Kurum zararının, davacının talebi ile bağlı kalınarak 98.116,67 TL'nin davalılar .... ve Güvence Hesabı açısından 95.739,45 TL ile sınırlı olmak üzere davalılar ... ve ... açısından gelirlerinin onay tarihi diğer masrafların ise sarf ve tediye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar.... ve Güvence Hesabı açısından dava tarihi olan 02/10/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. 1-Davalı Güvence Hesabı yönünden; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 14. maddesinde; '' Bu Kanunun 13'üncü maddesi, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10/7/2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma./...Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21/12/1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla (Değişik ibare: 13/06/2012-6327 S.K./50.md.) ... ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde Güvence Hesabı oluşturulur. Hesaba; a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedenselzararlar için, ...'' başvurulabileceği öngörülmüştür. Bu düzenleme çerçevesinde, davalı Güvence Hesabı'nın, kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunmaması halinde, sorumlu olduğu kabul edilmelidir.Mahkemece, güvence hesabı yönünden, her yıl ve her araç cinsine göre belirlenen geçerli teminat miktarı sınırları içinde kalacak şekilde sorumlu tutulması gereğinin gözetilmemesi, 2-Davalı ... şirketi yönünden; zorunlu mali sorumluluk sigortası; “Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak” üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla sigorta şirketinin, Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır.506 sayılı Yasa'nın 26. maddesi ile Kuruma tanınan rücu hakkı Kanun'dan doğan bağımsız bir rücu hakkı vasfında olup, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; sigorta şirketinin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle, poliçe limitini teşkil eden miktarın sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödediği miktar kadar sorumlu tutulmaması, yargılama giderleriyle vekalet ücretinden sorumluluğun da, poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir.Sigorta olayına karışan aracın sigortacısı sıfatıyla, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinde, sakatlık ve ölüm giderleri yönünden öngörülen kişi başına 18.000,00 TL’lik limit ile sorumlu olan davalı ... şirketi, ölen sigortalının hak sahiplerine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında, destekten yoksun kalma tazminatı olarak 20.10.2014 tarihinde poliçe limitinin (icra masraflarıyla birlikte 43.265 TL) tamamını ödediğine ilişkin savunması gözetilerek, mükerrer ödemeye meydan verilmemesi açısından, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı yönünden dayanağı belgeler de getirtilerek yöntemince araştırıldıktan sonra, poliçe limitinin ödenmesi halinde hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi,../...3-Güvence hesabı ve sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcı olarak dava tarihinin alınması isabetli ise de dava tarihinin 12.09.2007 olması gerekirken hatalı değerlendirme ile 02.10.2007 tarihinin esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O hâlde, davacı Kurum ve davalılardan... ve...(Güvence Hasabı), .... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davalı ...ve...'ye iadesine, 31.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.