Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12535 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12792 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş Mahkemesi Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Hükmün, davacı taraf vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacı, davalı işverene ait işyerinde 01.11.1993-18.06.2011 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79. maddesi olup, temel haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.İnceleme konusu davada; istemin reddine karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Mahkemece öncelikle davacının işe giriş bildirgelerinin verildiği işverenler belirlenerek bu işverenler yanındaki çalışma süreleri tespit edilmelidir. Ayrıca davalılara ait işyerlerinin 506 ve 5510 sayılı Kanun hükümleri kapsamında bulunduğu süreler (tescil dönemi) Kurumdan sorulmalı, hizmet döküm cetvelinde talebe konu dönemde bildirim yapılan işverenler belirlenmeli, bu işverenler nezdinde herhangi bir çalışmanın bulunup bulunmadığı ile bu işverenlerin davalılarla arasında bir organik bağ olup olmadığı irdelenmeli, davalı işverenlerin vergi kayıt ve faaliyetleriyle tescil durumu ilgili vergi dairesinden ve ticaret sicili memurluğundan araştırılmalı, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar davalı işverenlerden ve kurumdan istenilmeli, işyerlerine ait tüm bordro ve belgeler getirtilerek, bildirimleri yapılan sigortalıların ve aynı çevrede faaliyet yürüten işverenler ile çalışanların bilgi ve görgüsüne başvurulmalı ve tanık ifadeleri arasındaki çelişkiler giderilerek toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O hâlde, davacı taraf vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davacıya iadesine, 17.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.