Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12407 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 21224 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTarihi : 08.07.2015 Dava, Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir.Mahkemece, ilamda belirtildiği gibi davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalı vakıf vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının dul aylığının kesilmesine yönelik 28/11/2013 tarihli kurum işleminin iptali ile, aylığın kesilme tarihinden itibaren yeniden bağlanmasını, aylığın kesilme tarihinden itibaren birikmiş aylıkların yasal faiziyle tahsili, muris H... ....'ın ölümünden itibaren hak edilen tüm sosyal ödeme ve yardımların hak ediş tarihinden itibaren yasal faiziyle ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Eldeki davada; vakıf üyesi olan H.. ....K’ın 19.03.2012 tarihinde vefat etmesi üzerine, eşi E.. K.. tarafından 26.03.2012 tarihinde, 506 sayılı Yasanın geçici 20. maddesi kapsamında kurulmuş olan davalı .... AŞ Mensupları Emekli Sandığı Vakfından ölüm aylığı talebinde bulunulmuş, ancak Vakıf tarafından, müteveffa üyenin vefatından önce 01.03.2010 tarihinde açmış olduğu boşanma davasına mirasçılar tarafından devam ettirildiğinden ve Aile Mahkemesi tarafından tedbir kararı verildiğinden bahisle, talebi reddedilmiştir. Dava devam ederken mahkemece tedbir kararının kaldırılması ve davacının 21.06.2013 tarihinde yeniden aylık başvurusu üzerine, 01.07.2013 tarihinde Vakıf tarafından ölüm aylığı bağlanmış, ancak boşanma davası sonucunda, Türk Medeni Kanunu’nun 181. maddesi uyarınca tarafların eşit kusurlu olduğuna karar verilmesi ve kararın kesinleşmesi üzerine, davalı Vakıf tarafından davacıya bağlanan ölüm aylığı kesilmiştir. Aylığın kesilmesi üzerine davacı tarafından iş bu dava açılmıştır.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 181. maddesi hükmüne göre; boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler. 6217 Sayılı Kanunun 19. maddesi ile Türk Medeni Kanunun 181. maddesinin ikinci fıkrası değiştirilerek, “Boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması hâlinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır” hükmü getirilmiştir. Maddenin içeriğinden de anlaşılacağı üzere, boşanma davasının devamı sırasında ölen tarafın mirasçılarından birinin davaya devam ederek, karşı tarafın evlilikte boşanmaya neden olan olaylarda kusurunu ispatlaması halinde, ilk fıkra hükmü gereği boşanan eş gibi miras hakkını kaybedecektir. Diğer yandan, TMK 181/2. maddesi diğer eşin kusurunun ispatlanmasını yeterli kabul etmiş, ölen eşin kusurunun diğer eşe göre daha az, ya da daha çok olması yönünden bir ayrıma gitmemiştir.Nitekim inceleme konusu somut olayda da, Vakıf emeklisi olan kocanın, açılan boşanma davasının yargılaması sırasında vefatıyla, TMK 181’inci madde hükmü gereğince davanın mirasçılar tarafından takip edildiği ve mahkemece, E.. K.. kusuruz olarak kabul edilmeyerek, tarafların eşit kusurlu olduğunun tespitine hükmedildiği, ve anılan tespit hükmünün kesinleşmesiyle birlikte, davacının hak sahipliği sıfatının da, boşanma davası sonucu tesis edilip 25.12.2013 tarihinde kesinleşen ilamla sona erdiğinin kabulü gerekecektir.Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular birlikte ve yeniden değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O hâlde, davalı Vakıf vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.