Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1202 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 12464 - Esas Yıl 2016
...Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2016 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 2.190,00 TL. olarak değiştirmiştir.Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir.İnceleme konusu davada, ret edilen ve temyiz denetimine tabi olan tutar 1.314,08 TL. olup yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırını aşmadığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması olanaksızdır.O halde davacı vekilinin temyiz dilekçelerinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz dilekçelerinin REDDİNE, 20.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.