Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10895 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10148 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) MahkemesiDava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, bozmaya uyularak, ilâmında belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir.Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davalı işverenlere ait işyerinde 2008 yılı Haziran ayından 2010 yılı Haziran ayına kadar hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur.İnceleme konusu davada, yapılan yargılamaya, alınan tanık beyanlarına ve elde edilen tüm delillere göre, davacının dava konusu dönemde davalı işverenler nezdinde çay servisi ve temizlik gibi işlerde çalıştığı belirgin olup, Mahkemece, yazılı gerekçelerle istemin reddine karar verilmesi isabetsiz bulunmuştur.Mahkemece, re'sen araştırma ilkesi doğrultusunda, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan, Aile Sağlığı Merkezi olarak işletildiği anlaşılan işyerinin kapsamı, işyerinin haftada kaç gün halka hizmet verdiği, işyerinde kaç gün davacının temizlik ve servisine ihtiyaç duyulduğu gibi hususlar gerektiğinde yeniden tanık ifadesine başvurularak irdelenmeli, davacının çalışmasının niteliği ve süresi açıkça belirlenmeli, çalışmanın süresi ve sürekliliği ile kısmi ya da tam gün olup olmadığı da belirlenip tartışılarak, çalışmasının kısmi süreli çalışma olduğunun anlaşılması halinde; ihtiyaç duyulursa uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle, hükme konu dönem içinde bir günde kaç saat çalışmış olabileceği, haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenmeli ve yedibuçuk saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususu saptanarak, sigortalılık süresinin tespitine karar verilmelidir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29.04.2011 gün, .... sayılı kararı). Mahkemenin, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda yargılama yaparak, elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davacıya geri verilmesine, 30.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.