Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10891 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 2904 - Esas Yıl 2009





Dava, davacının Kuruma 3201 sayılı Yasa uyarınca borçlandığı sürenin basamak intibakında esas alınmasıyla 18.basamaktan emekli olması gerektiğinin tespiti ile fark aylıklarının ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Ayşe Barutcu tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, Beki Köyü muhtarı olması nedeniyle 26.04.1999 tarihinde Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiğini, 26.04.1999 - 28.03.2004 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı, 01.04.2004 - 30.04.2005 dönemi isteğe bağlı Bağ-Kur sigortalısı, 01.05.2005 - 28.12.2006 dönemi Tarım Bağ-Kur sigortalısı olmak üzere Türkiye'deki hizmetlerinin 7 yıl 7 ay 28 gün olduğunu, 14.05.1979 - 30.08.1997 döneminde yurdışında geçen çalışmalarını da 3201 sayılı Yasaya göre borçlanmak suretiyle tahsis talebinde bulunduğunu, 1479 sayılı Yasanın 51.maddesi uyarınca intibak işleminin yapılarak kendisine 18.basamaktan aylık bağlanması gerekirken, 6.basamaktan aylık bağlandığını belirterek basamak farkından kaynaklanan aylıklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının emekli basamak aylığının 15.basamağa yükseldiğinin tespiti ile aylık farklarının buna göre ödenmesine karar verilmiştir. Somut olayda, davacının muhtar seçilmesi nedeniyle 1479 sayılı Yasa kapsamında 1.basamak üzerinden tescili yapılmış, tahsis talebi üzerine, 2829 sayılı Yasa gereğince hizmet birleştirmesi yapılarak, son yedi yılda en fazla hizmetin Esnaf Bağ-Kur hizmeti olması nedeniyle, 1479 sayılı Yasaya göre 6.basamak üzerinden aylık bağlanmıştır. Uyuşmazlık, 3201 sayılı Yasa borçlanması sonucu elde edilen hizmetlerin basamak intibakında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasındadır. 3201 sayılı Yasanın 11.maddesi, "1479 sayılı Kanuna tabi hizmeti bulunan ve bu Kanuna göre yurt dışında geçen çalışma sürelerini Bağ-Kur'a borçlananların Borçlandıkları süreler, Bağ-Kur'dan ayrıldıkları son basamak üzerinden, talebe bakılmaksızın basamak intibakında değerlendirilir. Ancak, 1479 sayılı Kanunun değişik 51 inci maddesinin dördüncü fıkrası ile 52 nci maddesinin ikinci fıkrası hükümleri uygulanmaz." hükmünü getirmiş olup, maddenin düzenleniş şeklinden, öncelikle Kurum sigortalısı olarak tescil olunduktan sonra yurt dışına giden ve tekrar Türkiye'ye dönüşte Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil olunan ve 3201 sayılı Yasa borçlanmasında bulunanlar için intibak esaslarını belirlemiş olduğu anlaşılmaktadır. Daha önce yurtdışında çalışıp, Türkiye'ye döndükten sonra Kurum sigortalısı olan sigortalılar için bir düzenleme bulunmadığı gibi, basamak intibakı yapılmasına engel bir düzenleme de bulunmamaktadır. O halde, genel hükümler uyarınca basamak intibakının yapılmasına engel bir hüküm yoktur. 01.10.1999 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Yasanın 31.maddesi ile değişik 1479 sayılı Yasanın 50.maddesi hükmüne göre, sigortalıların ödeyecekleri primler ve bağlanacak aylıkların hesabında yirmi dört basamaklı gelir tablosu uygulanacağı, 51. maddesinde, sigortalının bu Kanuna göre sigortalılığın başladığı tarihte 50 nci maddede belirtilen aylık ve gelir basamaklarının ilk oniki basamağından dilediğini seçebileceği, üç ay içinde basamak seçilmemesi halinde birinci basamağın seçilmiş sayılacağı, diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında geçirilen süre dikkate alınarak intibak ettirileceği, basamağın yanlış seçilmesi, basamak seçiminin yazılı olarak bildirilmemiş olmasına karşın prim ve kesenek yatırılmış olması ve diğer hallerde hangi basamağın seçilmiş sayılacağı ve bu madde hükmü ile ilgili diğer işlemlerin ile ilgili işlemlerin bir yönetmelikle düzenleneceği, 52 nci maddesinde ise, sigortalının bu kanuna göre seçtiği, intibak ettirildiği veya yükseltildiği ilk oniki basamakta bekleme süresinin bir yıl, onüçüncü basamaktan itibaren her bir basamakta bekleme süresinin iki yıl olduğu, ilk onbir basamakta sıra itibarıyla basamak yükseltilmesinin, prim ödemeye ve talebe bakılmaksızın Kurumca yapılacağı, onikinci basamaktan itibaren basamak yükseltilmesi için sigortalının yazılı talepte bulunması ve talep tarihinden önceki ayın sonu itibarıyla prim ve diğer borçlarını ödemiş olmasının şart olduğu, sigortalıların Kurumca yükseltildikleri tarihten veya yazılı talepte bulundukları tarihi takip eden aybaşından itibaren, basamak yükseltme farkı ile yükseltildikleri basamak üzerinden primlerini ödeyecekleri belirtilmiştir. 4447 sayılı Yasanın 39.maddesi ile 1479 sayılı Yasaya eklenen Geçici 11.maddesinde; "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bağlanan malüllük, yaşlılık ve ölüm aylıkları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ödenen son aylık tutarlar esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden sonra 36 ncı maddenin son fıkrası hükmüne göre artırılarak ödenir. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlara bağlanacak yaşlılık aylığı; a) Sigortalının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağının aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir tablosundaki değeri üzerinden, bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarı ile, b) Sigortalının, bu Kanunun yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında aylar itibariyle prim ödediği gelir basamaklarının bu basamaklardaki prim ödeme süreleri de dikkate alınarak, aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir basamakları üzerinden hesaplanacak ağırlıklı ortalamasının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınmak suretiyle bu Kanunun 36 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre bulunacak aylık bağlama oranı üzerinden hesaplanan aylığın, bu Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarı, toplamıdır. Bu şekilde hesaplanan aylık, bu Kanunun 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre artırılır. İkinci fıkraya göre bağlanacak aylık, sigortalının aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağı üzerinden bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanunun yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında geçen takvim yılları için, her yılın Aralık ayına göre Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları indeksindeki değişim oranı kadar artırılmış tutarından az olamaz. Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olanlara bağlanacak malüllük ve ölüm aylıkları, sigortalının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra sigortalılık süresinin bulunması halinde, bu süreler esas alınarak hesaplanır." hükmü öngörülmüştür. Bütün bu açıklamalar ışığında, davacının 1479 sayılı Yasa ve 2926 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerinden önce yurtdışında geçen çalışmalarını 3201 sayılı Yasaya göre borçlandığı sürelerin 1479 sayılı Yasanın (4956 sayılı Yasa ile değişik) 51.maddesinin ikinci fıkrasına göre, diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında geçirdiği süre gibi dikkate alınarak, aynı yasanın 52.maddesinde öngörülen basamak yükseltme esasları çerçevesinde 12.basamak dahil basamak intibakının gerçekleştirilmesi gerekmekte, 12. basamaktan sonraki intibakın ise, borçlanma bedelinin ödenmesi tarihindeki Merkez Bankası döviz alış fiyatı üzerinden dolar kurunun günlük borçlanma miktarının 30 gün ile çarpılması suretiyle (Ödeme tarihindeki Merkez Bankası döviz kuru X 3.5 ABD Doları X 30 gün ) bulunan bir aylık prim karşılığı borçlanma tutarı, aynı tarihteki 1479 sayılı Yasanın 50.maddesine göre oluşturulmuş prim tablosundaki (bu Kanundan yararlanmak suretiyle tarafına aylık bağlanmış sigortalılara sağlık yardımı yapılmadığından sağlık sigortası primi hariç) en yakın tutarın karşılığı olan basamağı geçmeyecek şekilde tespit edilerek, daha sonra Türkiye'de 1479 sayılı Yasa kapsamında ve 2926 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerinin bu şekilde belirlenen basamağa intibak ettirilerek, basamak farkından kaynaklanan prim ve gecikme zammı borcunun belirlenip ödetilmesi ve belirlenen basamak üzerinden 1479 sayılı Yasanın Geçici 11.maddesi hükmüne göre aylığın belirlenmesi, yukarda açıklanan şekilde belirlenen basamağın daha yüksek olması halinde davacının temyiz etmemiş olması nedeniyle davalı Kurum lehine kazanılmış usulü hakkın gözetilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.