Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9900 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10037 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİMTaraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Mümine Bahdemci 'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacı, 21716 ada 9 parsel sayılı taşınmaz paydaşı olarak yer alan ...ın murisi ... olduğunun tespiti ile tapu kaydının nufus kayıtlarına uygun şekilde ... olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı tarafından dava açılmadan önce tapuda düzeltme talebiyle ... Tapu Müdürlüğü’ne başvurulmuş ancak idari başvuru yolları tüketilmeden dava açılmış ise de, Tapu Müdürlüğünce, davaya konu 21716 ada 9 parsel sayılı taşınmazdaki ... hissesinin .... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 12.05.2010 tarih 2009/11E sayılı yazısına istinaden cebri satış suretiyle devrinin yapıldığı, aktif hissenin 06.12.2010 tarih 11533 yevmiye numaralı işlem ile pasif hale getirildiği, pasif hisse üzerinde düzeltme yapmanın mümkün olmadığı belirtilerek davacının talebi ret edildiğinden, verilen karar sonuç itibariyle doğru olduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Davalının, temyiz itirazlarına gelince; Davacı, davaya konu 21716 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki ile murisinin aynı kişi olduklarının tespitine ve murisinin tapu kaydında yer alan ... adının ... olarak düzeltilmesine karar verilmesi isteminde bulunulmuş, mahkemece tapu kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesi yönüne gidilmiştir. Tapu müdürlüğünün dosya içinde yer alan ret kararında da belirtildiği üzere, kapalı tapu kayıtlarında düzeltme işlemi yapılamaz. Ancak somut olayda olduğu gibi zorunlu olarak dava açılan durumlarda “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince, davacının talebinin tespit olarak değerlendirilerek bu yönde bir karar verilmesi gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 31.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.