Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 970 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 12027 - Esas Yıl 2008
MAHKEMESİ : KARTAL 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ : 19/06/2008NUMARASI : 2007/251-2008/219Taraflar arasında görülen davada;Davacı Hazine, dava konusu 2916 ada 8 sayılı parselin kamulaştırma nedeniyle 994/570 esas sayılı davada hükmen Hazine adına tesciline karar verildiğini, ancak infazdan önce taşınmazın önce dava dışı Y. C.'ye, ondan da davalıya satıldığının anlaşıldığını ileri sürerek, tapu iptali-tescil istemiştir.Davalı, iyiniyetli alıcı olduğunu belirtip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalının iyiniyetinin aksinin kanıtlanamadığı, taşınmazın oluşumuna esas imar işleminin de halen geçerliliğini sürdürdüğü gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, Hazine ve davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği dava değeri yönünden reddedildi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 2377 ada 9 sayılı parselin 1/4 payı A.., S... ve İ... adlarına kayıtlı iken, 775 Sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmeliğinde belirtilen amaçlarda kullanılmak için Bayındırlık Ve İskan Bakanlığınca kamulaştırıldığı, bu durum henüz tapuya yansıtılmadan, taşınmazın İstanbul Büyükşehir Belediyesince imar uygulamasına tabi tutulduğu ve içlerinde çekişmeli 2916 ada 8 sayılı imar parselin de bulunduğu imar parsellerinin oluştuğu, anılan 8 sayılı imar parselinin de müstakilen A., S. ve İ.a adlarına tescil edildiği; Bayındırlık Ve İskan Bakanlığı’nın adı geçenler aleyhine açtığı 1994/570 esas sayılı dava sonucunda çekişmeli imar parselinin, intifası kamulaştırmayı yapan Bakanlığa ait olmak üzere Hazine adına tesciline karar verildiği ve temyiz edilmeden 13.9.1999’da kesinleştiği; kesinleşen ilam henüz infaz edilmeden taşınmazın A.S.ve İ.tarafından 1.9.2005 tarihinde dava dışı Y.C.’ye satıldığı, ondan da yine satış yoluyla davalı H.ye intikal ettiği anlaşılmaktadır. Davacı Hazine, kamulaştırma ile mülkiyetin kazanıldığını, davalı adına oluşan tescilin yolsuz bulunduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Gerçekten de, TMK.’nun 705.2. maddesi gereğince taşınmazın kamulaştırılmasıyla mülkiyetinin tescilden önce Hazine’ye geçtiği kuşkusuzdur. Öte yandan, davada, idari nitelikli imar işlemini ortadan kaldırmaya yönelik bir talep bulunmadığı, yalnızca mülkiyet değişikliğinin amaçlandığı da açıktır.Diğer taraftan, kamulaştırma ile kamu malı niteliğini kazanan taşınmazı edinenler bakımından TMK.’nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan söz etme olanağı da yoktur. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu reddedilmesi isabetsizdir. Hazine’nin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.1.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.