Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9636 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6390 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ISPARTA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/01/2014NUMARASI : 2012/390-2014/21Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, bedelin tazmini davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davada tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, asıl davadaki bedel isteminin kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl davanın davacıları tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Asıl dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali - tescil olmadığı taktirde bedel, birleşen dava ise aynı hukuksal nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup mahkemece asıl ve birleşen davada tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, asıl davadaki bedele yönelik talebin kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl davanın davacıları tarafından temyiz edilmiştir.Hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca; mirasbırakanın vekil aracılığıyla 29/03/1985 tarihli satış akdi ile oğlu olan davalı İbrahim Zühtü'ye yapılan temlikin muvazaalı olduğu hususunun daha önce derecaattan geçmek suretiyle kesinleşen Eğirdir Asliye Hukuk Mahkemesinin 1994/ 221 E. sayılı kararı ile sabit olduğu, davalı İbrahim'n muristen edindiği 25/12/1956 tarih, 46 sıra nolu tapulu taşınmazın kadastro çalışmaları, tevhid işlemleri sonucu 240 ada, 165 parsele revizyon gördüğü, anılan taşınmazın 11.4.1990 tarihinde 620 000 000 TL bedelle dava dışı S.S. .. Sitesi Yapı Kooperatifine satıldığı, 400 000 000 TL'sının nakit olarak tahsil edildiği, bakiye 220 000 000 TL yerine de ayın olarak verildiği, (70, 201 ve 202 no'lu bağımsız bölümlerin), mirasbırakanın tasarrufunun muris muvazaası ile illetli olduğu belirlendiğine ve taşınmaz ( 165 parsel) dava dışı kooperatife temlik edildiğine göre davalı İbrahim'in mamelekine giren 620 000 000 TL üzerinde davacıların miras payı oranında hak sahibi olacakları, ayın olarak edinilen taşınmazlar bakımından (70, 201, 202 no'lu bağımsız bölümler) sadece tapu iptal ve tescil istenildiği, bu isteğin dinlenemeyeceği, ne var ki, davalı İbrahim uhdesinde kalıp da dava konusu edilen 400 000 000 TL bakımından davacıların bedelden kaynaklanan miras payları oranında haklarının bulunduğu gözetilerek 240 ada, 165 parsel sayılı taşınmazın eldeğiştirdiği 1990 yılında davalı İbrahim'in elde ettiği, 400,000,000 TL.'nin davanın açıldığı, 03/10/1994 tarihinde ulaşacağı değerin denkleştirici adalet ilkesine göre saptanmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Mahkemece gerek dava tarihi gerekse bilirkişi incelemesi yapılan güncel tarih (2013 yılı ) itibariyle 400.000.000 TL'nin ulaşacağı değerin denkleştirici adalet ilkesi gereğince karşılığı tespit ettirilmiş olup raporlar arasında çelişki var gibi görünse de, raporlar arasındaki farkın değerlendirme yapılan yılların farklı olmasında kaynaklandığı, bunun da çelişki olarak nitelendirilemeyeceği ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığı, raporda hangi esasa göre hesaplamaların yapıldığı belirtilmediği gibi soyut belirleme ile yetinildiği görülmektedir. Hâl böyle olunca; konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetine dosya tevdii edilerek, bu konuda ayrıntılı ve denetime elverişli bilirkişi raporu temin edilerek davadaki istek de gözetilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesi doğru değildir.Asıl davanın davacıları G.. Y.. ve N.. S..'nin temyiz itirazları açıklanan nedene hasren yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.