Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9616 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 4225 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 23/06/2011NUMARASI: 2007/1159-2011/444Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.09.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil A. G. ile temyiz edilen vekili Avukat F.Y. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen asil ve vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteği bakımından ise, kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, ve toplanan delillerden; çekişme konusu 33 nolu bağımsız bölümün davalı ile yapılan 23.09.1998 tarihli gayrimenkul satış ve borçlanma sözleşmesi uyarınca, koşulları sözleşmede belirtilmek üzere tahsisinin gerçekleştirildiği ve sözleşmede belirtilen şartların yerine getirilmesi halinde taşınmazın sicil kaydının (mülkiyetinin) davalıya intikalinin sağlanacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.Davacı, davalı tarafından sözleşmede kabul edilen şekilde aylık ödemelerin tediyesi konusunda ihmal ve temerrüdünün bulunduğunu ileri sürmüş olup, kendisine keşide edilen 06.08.2003 tarihli ihtarnamade, taksit tutarlarının vadesinde ödenmediğinden 11.07.2003 tarihi itibariyle 51.548.630.164.-TL’ye ulaşan toplan borcun ödeme tarihine kadar işleyecek faizi ve ferileriyle birlikte 15 gün içinde ödenmesi gerektiğinin davalıya bildirildiği, buna karşın anılan ihtarname gereğinin yerine getirilmediğinden, bu defa 2.11.2004 tarihli ihtarnameyle de, kendisine teslimi yapılan 33 nolu bağımsız bölümün tahsis hakkının iptal edildiğinin ve 15 gün içinde yeri boşaltıp anahtarın şirket merkezine teslimi hususlarının davalıya bildirilmiş olduğu sabittir.Gerçekten de, davalı tarafından sözleşmenin içerdiği koşullar ve buna bağlı olarak ihtarnamede öngörülen hususlar yerine getirilmediği ileri sürülmüş ise de, davalı tarafın müracaatı üzerine Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/3290 esas, 2002/329 karar ve 22.11.2002 tarihli kararı ile Ziraat Bankası Büyükçekmece şubesinin tevdii mahalli tayin edildiği, öte yandan; davalının Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/584 esasında dava açtığı ve anılan davada, eldeki davaya konu taşınmazın kredi ödemelerinin davacı banka tarafından yüksek belirlendiğini ileri sürerek borcun miktarının ve taksit bedellerinin belirlenmesini istediği ve anılan davanın derdest olduğu görülmektedir.Hemen belirtilmedir ki, davalının açmış olduğu ve derdest olan Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/584 esas sayılı dava dosyasında ileri sürdüğü hususların varit olduğu benimsenerek davasının kabulü halinde, davacının çekmiş olduğu ihtarların ve buna bağlı olarak tahsisin iptaline yönelik tasarrufun yasal dayanaktan yoksun kalacağı tartışmasızdır. Öyle ise, anılan davanın eldeki davanın çözümünde neticeye etkili olmayacağını söyleme olanağı yoktur. Hal böyle olunca; taraflar arasında Büyükçekmece 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan yukarıda değinilen davanın eldeki dava bakımından bekletici sorun kabul edilmesi, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.