MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 22/11/2012NUMARASI: 2007/550-2012/713Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, paydaşlar arası ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 686 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 25 nolu bağımsız bölümün 1/2 payının tarafların ortak mirasbırakanı olan Z... T..adına kayıtlı iken ölümü üzerine, 3/16'şar payının davacılar, 10/16 payının davalı adına paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olduğu, davacılar tarafından taşınmazın tümünün davalı tarafından kullanıldığının iddia edildiği, davalının ise miras bırakan ile birlikte oturdukları ve aile konutu niteliğini taşıyan taşınmazın TMK'nun 652. maddesi uyarınca adına özgülenmesi istemi ile açılan davanın derdest olduğunu belirtip davanın reddini savunduğu anlaşılmaktadır.Bursa 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/202 Esas, 2011/594 Karar sayılı dava dosyasında, eldeki dosyanın davalısı tarafından davacılar aleyhine TMK'nun 652. maddesi uyarınca dava konusu olup, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın miras hakkına mahsuben adına tescili istemi ile açılan davanın kabulü sonucunda, 12.08.2011 tarihinde kesinleşen karar ile davalının taşınmazın tümüne malik olduğu sabittir. TMK'nun 652. maddesi uyarınca verilen bu kararın inşai nitelikte olduğu da tartışmasızdır.Bu durumda, murisin öldüğü 14.08.2004 tarihinden anılan kararın kesinleştiği 12.08.2011 tarihine kadar ki dönem için davacıların ecrimisil isteyebileceği kuşkusuzdur. Ne var ki, murisin ölümünden sonra davacılar davalının çekişmeli taşınmazda oturmasına ses çıkarmamışlarsa bir başka anlatımla muvafakat etmişlerse ecrimisil isteyemeyecekleri asıldır.Bilindiği üzere, ecrimisil kötü niyetli zilyetin malike ödemek zorunda olduğu bir bedeldir. Somut olayda bu yönden de bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleme olanağı yoktur.Hal böyle olunca; davalı ile tarafların ortak murisinin aile konutu olarak kullandıkları çekişme konusu yer bakımından murisin ölümünden sonra davacıların davalının kullanımına rıza gösterip göstermediklerinin araştırılması, yanların bu konuda gösterecekleri delillerin toplanması, ondan sonra hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.