Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9519 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6039 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 10/02/2010NUMARASI: 2009/458-2010/48Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mülkiyeti kuruma ait yeşil alan niteliğindeki .ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı şirket tarafından çeşitli mal ve eşyaların depolanması suretiyle işgal edildiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalının kayden davacıya ait taşınmaza elatmasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28.9.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Ö.K.ile temyiz edilen vekili Avukat Ö. E.geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirilmesi isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu .ada . parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın mülkiyeti davacı kuruma ait iken 16.03.2005 tarihinde şuyulandırma sonucu ..ada . parsel, . ada . parsel ve . ada . parsel sayılı taşınmazlara gittiği imar parsellerinin bir kısmında mülkiyet değişikliği olduğu görülmektedir.Ne varki, tüm incelemeler hukuki varlığı imar uygulaması ile sona erer . ada . parsel üzerinden yapılmış, mahkemece de bu incelemeyi yansıtan bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmiştir.O halde, mahkemece yapılan araştırma inceleme ve uygulamanın hüküm vermeye yeterli olmadığı açıktır.Hal böyle olunca, öncelikle mahallinde yeniden 3 kişilik uzman bilirkişi heyeti marifetiyle keşif icra edilerek davalının kullanımında olan taşınmazın imar parselleri üzerindeki konumunun ve nerede kaldığının taşınmazın niteliğinin yani Organize Sanayi Bölgesi tasarrufundaki yeşil alan ve nekreasyon alanı dahilinde kalıp kalmadığının açıkça belirlenmesi, teknik bilirkişilere keşfi ve uygulamayı gösterir nitelikte kroki ve rapor tanzim ettirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalının, temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına, 28.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.