Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9445 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8558 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : NİĞDE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/01/2014NUMARASI : 2013/683-2014/80Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi . .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava; hata hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Dosya içeriği ve toplanan deliller ile özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca; davacıların, paydaşı oldukları 1783 parsel sayılı taşınmazı temlik etmeyi amaçlarken hataya düşerek 2001 parseli davalıya temlik ettikleri benimsenmek suretiyle 2001 parsel bakımından davalı tarafından ödenen, tarafların üzerinde mutabık kaldıkları satış bedeli, yapılan tapu masrafları ile birlikte temlikten itibaren yasal faizi ile birlikte mahkeme veznesine depo ettirilerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Nitekim bu hususta taraflar arasında bir ihtilafta bulunmamaktadır.Ancak hemen belirtilmelidir ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usul Kanunu'nun 326. maddesinde; “...Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda da; mahkemece esasen dava kabul edildiğine göre yukarıda değinilen HMK'nin 326. maddesi ve devamı maddeleri uyarınca harç, yargılama giderleri ve bu giderlerden sayılan avukatlık parasından davalı tarafın sorumlu tutulması gerekeceğinde kuşku yoktur.Ne var ki; mahkemece dava kısmen kabul edilmiş gibi değerlendirilerek yargılama giderleri bakımından kabul/red oranı kurulmak suretiyle davacı da sorumlu tutulmuş davalı yararına da avukatlık ücretine hükmedilmiştir.Hâl böyle olunca; davanın kabul edildiği gözetilerek yargılama giderleri ve bu giderlerden sayılan avukatlık parasından davalı tarafın sorumlu tutulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davacıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.