Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9417 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9225 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BATMAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/12/2013NUMARASI : 2012/510-2013/785Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi . . . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkindir.Davacılar, murisleri Kemo oğlu Ömer davaya konu 165, 207, 228, 239, 294, 307, 500 ve 518 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında " Ramazan oğlu Ö.. Ş.. ", 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ise " Remo oğlu Ö.. Ş.. " olarak kimlik bilgilerinin yanlış yazıldığını ileri sürerek, malikin kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini istemişlerdir.Davalı , davanın reddini savunmuştur.Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Yargıtay 14. Hukuk Dairesince " Dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen Ramazan oğlu Ö.. Ş.. adlı kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Ayrıca taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki Ramazan oğlu Ö.. Ş.. ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin mevcut olup olmadığı da sorulmamıştır. Mahkemece nüfus müdürlüğü ve ilgili zabıta birimine yazılan müzekkereler mülkiyet naklini engelleme amacı yönünden yeterli değildir" gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delilleden, davacıların murisi Fatım ve Kemo oğlu 01.07.1915 doğumlu Ömer Abul'un 12.03.1994 tarihinde öldüğü, dava konusu parsellerden 6 nolu parselin hükmen diğer parsellerin tesis kadastrosu ile "Ramazan oğlu Ö.. Ş.." adına tescil edildiği, ayrıca, dava konusu taşınmazlardan 165,207,228,294,307 ve 339 sayılı parsellerin tapulama tutanağında " Ramazan oğulları Ömer, Hüseyin ve Mehmet zilyetliğinde olduğu açıklanarak" tespitin yapıldığı, tapu maliki ile aynı kimlik bilgilerine sahip Ramazan oğlu Ö.. Ş.. isimli bir kişi kaydının bulunduğu, nüfusa kayıtlı" Ramazan ve Asye oğlu 01.07.1916 doğumlu Ö.. Ş..'in, bekar olup, ölüm tarihinin bilinmediği, aynı hanede Ramazan oğlu Hüseyin ve Ramazan oğlu Mehmet isimli kardeşlerinin kayıtlı olduğu, Hüseyin 15.01.1975 tarihinde öldüğü, Mehmet ise kaydının kapalı olduğu anlaşılmaktadır../..Bilindiği üzere, taşınmazların kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine veya tespitine ilişkin taleplerdeki amaç, kayıt malikinin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmesi olduğundan taraf delilleri dışında gerekli görülen hususlarda re'sen araştırma yapılması gerekmektedir. Ayrıca, bu yargılamanın sonucunda verilen kararlar kesin hüküm sayılmamaktadır. Kararın haksız veya hatalı görülmesi halinde ileri sürülen delillere göre yeniden düzeltme talebinde bulunulabilmesi, hükmün değiştirilebilmesi mümkündür.Somut olayda kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişi olup olmadığı yönünde yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı tartışmasızdır.Hal böyle olunca; öncelikle, dava konusu taşınmazların dayanak belgelerdeki verileri ile davacıların miras bırakanına ait bilgilerin karşılaştırılması, iddialar konusunda tanık dinlenmesi, gerektiğinde yeniden keşif yapılarak taşınmazların kime ait olduğu ve kimin tasarruf ettiği, konusunda mahalli bilirkişilerin beyanlarının alınması tapu maliki ile aynı ismi taşıyan kişinin sağ olup olmadığının saptanması sağ ise kendisi ölü ise mirasçıları dinlenerek dava konusu taşınmazlarda hak iddia edip etmediklerinin sorulması ve mülkiyet nakline sebebiyet vermemek bakımından kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişiler olup olmadığının tereddüde yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalı İdare vekilinin, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.