MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİLTaraflar arasındaki davadan dolayı ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.03.2014 gün ve 2013/237 Esas 2014/137 Karar sayılı hükmün Bozulmasına ilişkin olan 6.10.2015 gün ve 10241-11382 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava, tapu iptali tescil, tenkis ve tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece bozma sonrası davanın kabulüne dair verilen 12.03.2014 tarih ve 2013/237 Esas, 2014/137 Karar sayılı hükmün davalılar tarafından temyiz edildiği, Dairenin 06.10.2015 tarih ve 2014/10241 Esas, 2015/11382 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verildiği, davalılar tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.Daire kararı ile, terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan bir tanesinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.), somut olayda, davacılar ve davalı ... dışında mirasçı bulunmadığı anlaşıldığından veraset ilamındaki paylar oranında mirasçılar adına tescile karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme yapıldığı gerekçesi ile bozma kararı verilmiş ise de; murisin davalı ... dışındaki diğer mirasçılarının eldeki davayı açarak tapunun iptalini ve adlarına tescilini istedikleri, TMK'nun 2/2 maddesinde açıklanan " Bir hakkın açıkça kötüye kulanılmasını hukuk düzeni korumaz" ilkesi karşısında, vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazı danışıklı bir şekilde davalı ...'e aktaran davalı ...'ın, hakkın kötüye kullanımı niteliğindeki bu işlemden ötürü hukuki himayeden yararlanamayacağı açıktır. Hal böyle olunca mahkemece payın davalı ... üzerinde bırakılması doğrudur. Bu nedenle bozma ilamındaki aksi yöndeki gerekçenin yanılgıya dayalı olduğu anlaşılmıştır. Anılan bu husus davalının karar düzeltme talebi üzerine yeniden yapılan inceleme sırasında saptanmakla, karar düzeltme isteğinin (6100 Sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 Sayılı HUMK’nun 440.maddesi uyarınca bu gerekçeyle KABULÜNE, Dairenin 06.10.2015 tarih ve 2014/10241 Esas, 2015/11382 bozma kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verildiğinden Davalıların temyiz itirazının reddi ile yerel mahkemenin 12.03.2014 tarih ve 2013/237 Esas, 2014/137 Karar sayılı hükmünün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.20.bakiye Onama harcının temyiz eden davalı ...'tan alınmasına, 13.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.