Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9328 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 8521 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: DENİZLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 10/09/2009NUMARASI: 2009/6-2009/321Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 3 parsel sayılı taşınmazdaki binanın davalı tarafından haklı bir nedeni olmaksızın kullanıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur. Davalı, çekişmeli binanın imar uygulaması sonucu davacı taşınmazında kaldığı, imar işleminin iptali için dava açtığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kaim bedel ödenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkin olup mahkemece, davacı taşınmazına yapılan taşkınlığın imar uygulaması sonucu oluştuğu belirlenerek kaim bedel ödenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ne var ki, eksikliğin tamamlanması suretiyle getirtilen evraklardan çekişme konusu taşınmazların dayanağını teşkil eden idari işlemin (imar uygulamasının) iptali için davalı tarafından Denizli 1. İdare Mahkemesi’nin 2009/1143 esas sayılı dosyasında dava açıldığı, davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Bilindiği üzere imar uygulamalarının dayanağını teşkil eden idari işlemlerin idari yargı yerince iptal edilmeleri durumunda kadastral parsellerin ihyası suretiyle kaydın eski hale döndürülmesini istemek olanağı doğar.O halde, davalının açmış olduğu davanın eldeki davanın sonucuna etkili olduğu, yıkım isteğinin de bulunduğu dikkate alındığında, telafisi imkansız sonuçların doğmaması için anılan davanın bekletici mesele yapılması gerekeceği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, imar uygulamasını iptali için açılan davanın sonucunun beklenilmesi ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.