Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9122 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5822 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: ANKARA 22. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 04/02/2010NUMARASI: 2009/171-2010/30Taraflar arasında görülen davada;Davacı, sahte kimlik ve sahte vekaletname kullanılmak suretiyle maliki bulunduğu .. ada 41 parsel sayılı taşınmazın davalı R.B.yolsuz olarak temlik edildiğini ileri sürüp, tapunun iptali ile adına tescilini istemiştir.Davalı, dava konusu taşınmazı iyiniyetle ve 525.000.-YTL değer üzerinden satın aldığını, kendisinin de dolandırıldığını ve zarara uğratıldığını bildirip, davanın reddini savunmuş, davanın Tapu Sicil Müdürlüğü'ne ve Notere ihbarını istemiştir.İhbar olunan Hazine ve Noter, davanın reddi gerektiğini bildirmişlerdir.Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı ve ihbar olunan Hazine vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 21.9.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden A. K.vekili Avukat M. D.K.ihbar olunan Keçiören 2.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü vekili Av.H.S. ile temyiz edilen T. T.vekili Avukat S.S. geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz edilen vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, sahtecilik olgusu saptanmak suretiyle davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, Hazinenin taraf sıfatının olmadığı ve hükümde yer almadığı gözetilmek suretiyle Hazine'nin temyiz dilekçesinin reddi de isabetsiz değildir.Ancak, dava değeri çekişmeli yerin mahkemece keşfen saptanan değeridir. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde 10.000.00.-YTL değer bildirmiş ise de davacı aşamalarda ısrarla keşif talebinde bulunmuş, davalının beyanlarında taşınmazın değeri 525.000.00.-YTL. olarak bildirilmiş, resmi akitte ise taşınmazın değeri 65.000.-YTL olarak yazılmıştır. Öyle ise, taşınmazın bildirilen değerleri arasında çelişki vardır.O halde, mahkemece yerinde uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak çekişmeli kısmın dava tarihindeki gerçek değerinin belirlenmesi harç ile avukatlık parasının bu miktara göre hesaplanması gerekirken anılan husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekilleri için 750.00.'-şer TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 21.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.