Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9091 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9056 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 16. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/03/2014NUMARASI : 2013/423-2014/85Taraflar arasında görülen davada;Davacı, mirasbırakan annesi Emine kat mülkiyeti kurulu 1426 ada, 85 parseldeki 29 nolu meskeninin çıplak mülkiyetini davalı oğluna satış suretiyle devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek anılan işlemin iptaline, mümkün olmadığı taktirde tenkisine karar verilmesini istemiştir. Davalı, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, satışın gerçek olduğunu, 1991 yılından beri murisle birlikte yaşadığını, tüm ihtiyaçlarını ve tedavi giderlerini karşıladığını bildirip davanın reddini savunmuş, karşı davası ile, mirasbırakanın daha önceden daire ve dükkan nitelikli birden çok taşınmazının bulunduğunu, ancak davacının yaptığı işleri batırması ve paraya dönem dönem ihtiyacının olması sebebi ile bu taşınmazların satılarak bedellerinin davacıya verildiğini, hali hazırda mirasbırakanın terekesinde herhangi bir malvarlığı kalmadığını belirterek, mirasbırakanın sağlığında mirasçılarına yaptığı kazandırmaların terekeye iadesine, bu iade sonucu mirasçılara geçen ivazsız malvarlığının değerlerinin miras payları oranında taksimine, davacının davası kabul edilir ise karşılıklı denkleştirme ile mahsubuna, mahsup sonucu kalan bölüm yönünden de şimdilik 1.000.-TL'nin davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. Asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “ … davalının, miras bırakanın çekişmeye konu taşınmaz dışında İstanbul'da 5 adet dükkanı ile 2 adet dairesinin daha bulunduğunu, ancak davacının yaptığı işler yüzünden ekonomik yönden sıkıntıya düştüğü zamanlarda peyderpey bu taşınmazların satılarak bedellerinin davacıya verildiğini, öte yandan 1991 yılından ölünceye kadar muris ile yaşadığını, tüm ihtiyaçları ile ilgilendiğini iddia ettiği, davacının ise 22.02.2008 havale tarihli karşı davaya cevap dilekçesinin 4. bendinde “Murisin 2000 yılında iş hanındaki 14 m2 bir oda olan kuaför dükkanını 12.000.-YTL'ye satarak bu parayı kendisine yolladığını” kabul ettiği, bilgilerine başvurulan davalı tanıkları G.. B.., Oya , Sabahat , Sezen , Şükran , Abdullah , Şima ve E.. K..'ın yeminli anlatımları ile davalının savunmalarını doğruladıkları, özellikle son dönemlerde gözleri görmeyen murise davalının baktığını beyan ettikleri, diğer taraftan her iki tarafın da tanık olarak gösterdiği Habibe Yaşar'ın; kendisini mirasbırakanın büyüttüğünü, borçlarını kapatması için murisin davacıya para gönderdiğini duyduğunu, murisin kendisine bir dükkân vermeyi düşündüğü halde telefon açarak; davacının borçları olduğunu, söz verdiği dükkânı sattığını kusura bakmamasını ifade ettiği yönündeki anlatımı da gözetildiğinde, mirasbırakanın davalıya yapmış olduğu çekişme konusu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirastan mal kaçırmak olmadığı, minnet duygusu ve denkleştirme amacıyla hareket ettiği, açıklanan nedenden ötürü asıl davanın da reddi gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir../..Karar, davacı (karşı davanın davalısı) tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi . .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:-KARAR-Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının (karşı davanın davalısının) temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.50.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan (karşı davalıdan) alınmasına, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.