MAHKEMESİ: NEVŞEHİR SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 06/02/2013NUMARASI: 2012/767-2013/172Yanlar arasında görülen tapu kayıt düzeltimi davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı, 1872, 1261 ve 1290 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında, murisinin “A..kızı E..S.. ve E..” şeklinde yazılan kimlik bilgilerinin “A.. kızı E. F..E..” olarak düzeltilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalı tapu sicil müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen önceki kararın,Yargıtay 14. Hukuk Dairesince" Dava konusu 1261 ve 1290 parsel sayılı taşınmazlar yönünden eksik araştırma yapıldığı, 1872 sayılı parsel açısından ise dava şartı yokluğundan dolayı reddine karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmıştır.Mahkemece, dava konusu 1262 ve 1290 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bozma ilamına uyulmuş olmakla yapılan yargılama sonucunda, anılan parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozmada belirtilen gerekli araştırma ve inceleminin yapıldığı söylenemez.Bilindiği gibi, bozmaya uyulmuş olmakla taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğar.Artık bozma gereklerinin yerine getirilmesi gerekir.Mahkemece, davaya konu 1262 ve 1290 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükmüne uyulan bozma ilamında " Davacının murisinin “A..kızı E..E..” isminde bir kardeşinin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde 1261 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında da A..kızı P... E.. isimli bir paydaş mevcut olup, E..F..E..’un bu isimde bir kardeşi bulunmamaktadır. Eldeki veriler değerlendirildiğinde tapu kayıt maliki ile benzer kaydı bulunan bu kişinin üçgün yaşayarak ölmüş olması da dikkate alınarak, öncelikle taşınmazdan kendisine pay verilip verilmediğinin ve davacının murisinin çevresinde “P..” olarak tanınıp tanınmadığının tespiti gerekir. Bu konuda tespit bilirkişileri ve tanıklar dinlenilerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinildiği halde, sadece, davaya konu taşınmazların tapu kayıtlarının ve kadastro tutanak suretlerinin merciinden getirilmesiyle yetinelerek bozma gerekleri eksiksiz olarak yerine getirilmeksizin neticeye gidilmiş olması doğru değildir.Davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmünn açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı HMK'nın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 29.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.