Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8843 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7788 - Esas Yıl 2014





Taraflar arasında birleştirilerek görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davalı M.. Market A.Ş. yönünden karar verilmesine yer olmadığına, S..Tic. Ltd. Şti yönünden ecrimisil talebinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı M..Market AŞ vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Ö.. K..’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil istemine ilişkindir.Davacılar asıl ve birleştirilen davalarında, 25318 ada 1 parsel sayılı kat irtifakı kurulu taşınmazda bulunan bağımsız bölüm malikleri olduklarını, aynı zamanda bağımsız bölüm maliki de olan davalı yüklenici firma S.. ..Ltd. Şti’nin mimari projeye aykırı şekilde ortak kullanım alanı olması gereken otopark ve sığınak için ayrılan alanı, kiracısı diğer davalı M.. Market AŞ’ye kiraladığı dükkanın içine kattığını ileri sürerek, haksız kullanıma yönelik 10/08/2005 tarihinden itibaren 5 yıllık ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.Davalı S... Tic. Ltd. Şti., kat maliklerine karşı bir yükümlülüğünün bulunmadığını, arsa sahipleri ile yaptığı sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ortak alan olarak kullanılan kısımları kimseye kiraya verilmediğini, diğer davalı M..Market’e kiralanan dükkanların kendi adına kayıtlı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı M.. Market AŞ, gayrımenkulde kiracı olarak bulunduklarını, davanın husumet nedeniyle reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı M.. Market AŞ'ye yönelik davada davacıların davasını atiye terk ettiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalı S.. Tic. Ltd. Şti. yönünden ecrimisil talebinin kabulüne karar verilmiş, karar davalılardan M.. Market AŞ tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın 16/08/2010 tarihinde elatmanın önlenmesi, yıkım-eski hale getirme ve ecrimisil istemlerine ilişkin olarak Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı, Mahkeme’nin 03/11/2011 tarih, 2010/369 E. ve 2011/378 K. sayılı kararı ile elatmanın önlenmesi ve eski hale getirmeye ilişkin davaların görev yönünden reddine, ecrimisile yönelik davanın tefrikine karar verildiği, elatmanın önlenmesi ve yıkım-eski hale getirme istemlerine ilişkin Ankara 7.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2012/391 E. sayılı dosyası ile görülen davanın kabulle sonuçlanıp, deracattan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, görev, kamu düzeniyle ilgili olup yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gereken bir usul kuralıdır.6100 sayılı HMK’nın 2.maddesi Asliye Hukuk Mahkemelerinin, 4. Maddesi Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev alanını belirlemiştir. Sulh Hukuk Mahkemeleri’nin görev alanının düzenlendiği HMK 4/ç bendi “ Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler” şeklindedir. Bu düzenlemeden Sulh Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olup olmadığı hususunda özel yasalara atıfta bulunulduğu anlaşılmaktadır.634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun Ek 1.maddesi “ Bu kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık Sulh Hukuk Mahkemelerinde çözümlenir” hükmünü içermektedir. Öte yandan, bir uyuşmazlığın 634 sayılı yasa kapsamına girip girmediğinin tespitinde davacının kat maliki olması, davalının kat maliki olması ve uyuşmazlık konusunun ortak alan olması ölçütlerinin doktrin ve yasal içtihatlarda benimsendiği açıktır.Bu durumda, ortak alana el atmanın önlenmesi davalarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilirken, aynı uyuşmazlık sonucu ve ortak alanın kullanılamamasından doğan zararın giderim şekli olan ecrimisil davasında Sulh Hukuk Mahkemesini görevsiz kabul etmek, yukarıdaki yasal düzenlemelerle bağdaşmamaktadır. Hâl böyle olunca, ortak alana müdahale ile birlikte talep edilen ecrimisile ilişkin uyuşmazlığın 634 sayılı kanunun ek 1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı M.. Market AŞ’nin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyize konu diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.