MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece Mühesser dışındaki davacılar yönünden davanın kabulüne; Mühesser'in davasının ise açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 27.09.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı ... vekili Avukat ... , davalı ... vekili Avukat ...geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı ... vekili Avukat, davalı ..., davalı ..., davalı ... gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava ve birleştirilerek görülen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı-birleşen davacılar; muris...'in, oğlu ...'e yaptığı temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu; ...'nun da durumu bildiğini ve ... ile işbirliği içerisinde hareket ettiğini ileri sürerek tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı ...; mirasbırakanın o tarihlerde paraya ihtiyacı olduğunu ve taşınmazların o zamanlar rağbet görmediğini, ortada muvazaalı işlem olmadığını öne sürerek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ise, taşınmazların değerlerinin eksik gösterildiğini, dava tarihinde taşınmazlara malik olmadığından kendisinin taraf sıfatı olmadığını satın alma tarihinde taşınmazları alacak ekonomik gücü bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Mühesser dışındaki davacılar yönünden davanın kabulüne; Mühesser'in davasının ise takip edilmemesinden ötürü açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Getirtilen kayıt ve belgelerden, muris ...'ın dava ve birleştirilen dava konusu 115, 411, 1681 ve 1688 parsel sayılı taşınmazlarını 14.05.1979 tarihinde davalı oğlu ...'e satış yoluyla, ...'in de bu taşınmazları 19.06.1986 tarihinde bacanağı olan diğer davalı ...'na satış göstererek temlik ettikleri ve ...'in taşınmazları 18.01.1990 tarihinde ...'ndan yine satış göstererek yeniden üzerine aldığı; murisin 23.07.1985 tarihinde öldüğü ve geride mirasçıları olarak oğulları İsmet(davacı) ve ...(davalı) ile kızları ... ve Mühesser'in(birleşen davanın davacıları) kaldığı görülmektedir. Gerçekten de, dosya içeriği ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu taşınmazların muris ... tarafından mirastan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı biçimde oğlu davalı ...'e, ... tarafından da bacanağı olan diğer davalı ...'e, ... tarafından tekrar ...'e satış gösterilerek temlik edildiği, ...'in bacanağı diğer davalı ...'in de ... ile el ve işbirliği içinde hareket ettikleri sonuç ve kanaatine varıldığından, davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Ne var ki, davacıların miras payları oranında davanın kabulüne karar verilirken 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 297/2. maddesi göz ardı edilerek pay oranlarının belirtilmemesi ya da veraset ilamına atıf yapılmaması doğru olmadığı gibi; dava pay oranında kabul edildiği hâlde, kabul edilen payların değerleri üzerinden harç ve vekâlet ücretinin hesaplanması gerekirken, taşınmazların tamamının değerleri üzerinden harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir.Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.12.2015 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.350.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.