Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 88 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7686 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.-KARAR-Dava; ecrimisil alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.Davacı, maliki olduğu 1 parsel sayılı taşınmazda yer alan dükkan vasıflı 14 numaralı bağımsız bölümün davalılar tarafından işgal edildiğini, 25.12.2007 tarihinde açtığı dava sonucunda Kemer Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/806 E.- 2011/369 K. sayılı kararı ile davalıların elatmasının önlenmesine ve dava tarihine kadar ki ecrimisilin tahsiline karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, ancak davalıların işgalinin 26.04.2012 tarihine kadar devam ettiğini, ilk dava tarihi ile taşınmazın boşaltıldığı tarih arasındaki ecrimisil alacağının tahsili için ... İcra Dairesinin 2012/589 esasında davalılar aleyhine takip başlattığını, ancak davalıların haksız bir şekilde itiraz ederek takibi durdurduklarını ileri sürerek, takibe itirazın iptaliyle %40 tazminatın tahsili isteğinde bulunmuştur. Davalılar; ecrimisil talebine ilişkin olarak ihtar gönderilmediğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; dava konusu 1 parsel sayılı taşınmazdaki 14 numaralı bağımsız bölümün kayden davacıya ait olduğu, taşınmazı kullanan davalıların işgalci olduklarının .. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/806 E.- 2011/369 K. sayılı kesinleşmiş kararı ile saptandığı, işgale devam eden davalıların taşınmazı 26.04.2012 tarihinde boşalttıkları belirlenmek ve benimsenmek suretiyle mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ayrıca, haksız işgal tazminatı niteliğinde olan ecrimisil alacağının likit bir alacak olmadığı gözetilerek, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olması da doğrudur. Davalıların bu yönlere değinen bütün temyiz itirazları, davacının da %40 tazminatın reddine ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddine.Davacının öteki temyiz itirazlarına gelince;Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği ile daha önceden davacı tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sonucunda 09.12.2011 tarih ve 2007/806 E - 2011/369 K. sayılı karar ile, dava tarihi olan 25.12.2007 tarihine kadar ki ecrimisilin hüküm altına alındığı sabittir.Öte yandan, ecrimisil davalarında talep olması halinde, her yıl için saptanan ecrimisil miktarına tahakkuk tarihleri olan dönem sonlarından itibaren yasal oranda faize hükmedilmesi gerektiği de kuşkusuzdur.O halde, mahkemece ecrimisilin 26.12.2007 tarihinden itibaren başlatılarak, belirlenecek tutarın hüküm altına alınması gerekirken, 25.01.2008 tarihinden itibaren bir ay süre ile eksik hesaplanan ecrimisile karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, davacının hem takip talebinde hem de dava dilekçesinde geçmiş günler için faiz talebinde bulunmasına karşın, bu talebinin her hangi bir gerekçe gösterilmeksizin reddine karar verilmiş olması da isabetli değildir.Davacı vekilinin temyiz itirazları belirtilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.