Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 878 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20615 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/12/2012NUMARASI : 2011/49-2012/474 Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin reddine; davalı A. ve A. yönünden ecrimisil isteğinin reddine; diğer davalılar K.,Y.,M.,S.ve M.t yönünden ecrimisil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Kenan vekili ve davalılar Y.,M.,S. ve M.t vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmazda paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin reddine; davalı A. ve A. yönünden ecrimisil isteğinin reddine; diğer davalılar K.,Y.,M.,S.ve M. yönünden ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan deliller ile tarafların dava konusu 6, 1849, 1850 ve 2159 parsel sayılı taşınmazlarda paydaş oldukları,taşınmazların tümünün davalılar tarafından kullanıldığı,davacının kullanabileceği bir bölümün bulunmadığı saptanmakla ve 3194 sayılı kanunun 18. maddesi uyarınca 227 ada 6 sayılı parseldeki bina bedeli davalı Salim'e ödeninceye kadar davalı Salim'in kullanma hakkı olduğu gözetilerek bu parsel bak??mından davanın reddine karar verilmesi doğru olmasına karşın diğer taşınmazlar bakımından pay oranında elatmanınaönlenmesine karar verilmesi gerekirken bu isteğin reddedilmesi isabetsiz ise de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Öte yandan, ecrimisile ilişkin olarak davanın kabul edilmiş olmasında da kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne varki, 227 ada 6 sayılı imar parselindeki binayı davalı S. paydaşı olduğu kadastral parsele yaptığı halde daha sonra imar uygulaması ile davacının da paydaşı olduğu imar parselinde kaldığına göre 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine göre bina bedeli ödeninceye kadar davalı S. kullanma hakkı olduğu gözardı edilerek S. ecrimisilden sorumlu tutulması doğru olmadığı gibi 1849,1850 ve 2159 parsel sayılı tarla vasfındaki taşınmazlar üzerinde seraların bulunması nedeniyle ecrimisil hesabı biber ürün bedeli üzerinden yapılmış ise de davalılar seraların kendileri tarafından yaptırıldığını savunduğu davacı da bu duruma karşı çıktığı halde seraların kim tarafından yapıldığı saptanmaksızın bunun sonucunda da tarla üzerinden ya da seralarda yetişen ürün üzerinden ecrimisil hesabı yapılması gerektiği gözetilmeksizin sonuca gidilmesi de isabetsizdir. Davalı Kenan vekili ile davalılar Y.,M.,S. ve M. vekilinin, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlere hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.