Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8740 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 6064 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : GEYVE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/10/2006NUMARASI : 2000/53-2006/177Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanın mal kaçırmak amacıyla 11 parça taşınmazı davalı Z.., onun da 9 parça taşınmazı diğer davalılara satış yoluyla temlik ettiği, satışların gerçek olmadığını ileri sürüp muvazaa nedeniyle tapu kayıtlarının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar Z..ve Ö..dava konusu taşınmazlar hakkında derdest dava bulunduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Davalı İdris, dava konusu 190 parsel sayılı taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazların davalılara temlikinin muvazaalı olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali isteğine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Hemen belirtmek gerekirki; tapu kaydına (zilyetliğe) dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi –genel ilke ile bağdaşmaz. Ne varki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtayın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur. (YHGK 11.11.1983 Tarih, 981/8-80 Esas, 983/1162 Sayılı Kararı.)Hal böyle olunca, yukarıdaki ilkeler gözetilerek işlem yapılması, ondan sonra işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.09.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.