MAHKEMESİ : KASTAMONU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 24/12/2013NUMARASI : 2012/472-2013/519Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda yerel mahkemece 111 ada, 2, 11, 23, 30, 112 ada, 13,14, 118 ada, 62, 109 ada, 39 ve 124 ada, 3 parsel sayılı taşınmazlar bakımından karar verilmesine yer olmadığına, 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından süresinde duruşma istekli olarak temyiz edilmiş olmakla; duruşma isteğini dava değeri yönünden reddedilip, Tetkik Hâkimi .. .’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.-KARAR-Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; çekişmeye konu edilen taşınmazlardan 111 ada, 2, 11, 23, 30, 112 ada, 13 ve 4, 118 ada, 62, 109 ada, 39, 124 ada, 3 sayılı parseller bakımından 01/04/1974 tarih, ½ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörüldüğü şekilde mirasbırakan tarafından resmi olarak yapılan bir işlem bulunmadığı, anılan taşınmazların senetsizden kadastro tespiti sırasında doğrudan davalı adına tespit gördüğü ve bu taşınmazlar bakımından tenkis isteği de olmadığı gözetilmek suretiyle davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Öteyandan davaya konu edilen taşınmazlardan 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlar bakımından 1988 tarihinde ölen davacının kök murisi Mustafa Yumukoğlu'nun ¼ paylarını "Ekim, 1986 tarihli akitle" davalı Nahit'e satış suretiyle temlik ettiği, sicil kaydının onun adına intikalinden sonra Ekim 1986 tarih, 28, 30 ve 35 sıra nolu tapu kaydına dayalı olarak kadastro tespitinin yapıldığı, 23/12/1999 tarihinde davalı adına sicil kayıtlarının oluşturulduğu gözetildiğinde mirasbırakanın 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlardaki pay temlikinin, 01/04/1974 tarih, ½ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının öngördüğü koşulların gerçekleşmesi halinde muris muvazaasına konu teşkil edeceği ve davacının miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğine karar verilebileceği, bu nedenle muvazaa iddiasının araştırılması, yanların bu yönde bildirecekleri delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile karar verilmesinin doğru olmadığı" gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; 111 ada, 2, 11, 23, 30, 112 ada, 13,14, 118 ada, 62, 109 ada, 39 ve 124 ada, 3 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 21/05/2012 tarih, 2012/2537 Esas, 2012/5881 Karar sayılı kararı ile kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir../..Dosya içeriğine, toplanan delillere hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yapılan araştırma, inceleme ve soruşturma sonucunda; 111 ada, 2, 11, 23, 30, 112 ada, 13,14, 118 ada, 62, 109 ada, 39 ve 124 ada, 3 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine ilişkin karar kesinleştiğinden anılan taşınmazlar bakımından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlar bakımından ise mirasbırakan tarafından yapılan temliki işlemlerde muvazaa olgusunun gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Tarafların buyöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Tarafların öteki temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere, muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davalarda dava değeri, taşınmaz ya da taşınmazların belirlenen değerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların, miras paylarına isabet eden değeridir. Davanın kabul edilmesi halinde, hüküm altına alınacak harcın bu değer üzerinden hesaplanması gerektiği gibi, davacı yararına takdir edilecek vekalet ücretinin de noksan harcın ikmal edilmesi durumunda bu değer üzerinden belirlenmesi gerektiği açıktır.Somut olayda, dava konusu taşınmazların tarafların miras paylarına isabet eden keşfen belirlenen dava değeri üzerinden harcın tamamlandığı da gözetilerek; kabul kapsamına alınan taşınmazlar bakımından kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına, reddedilen bölüm bakımından da kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ayrı ayrı nispi avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Tarafların temyiz itirazları değinilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlere hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.