MAHKEMESİ : KARŞIYAKA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/11/2013NUMARASI : 2010/148-2013/576Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. ..'.ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 32273 ada 65, 66, 79 ve 80 parsel sayılı taşınmazlarını davalı şirketin haksız yere işgal etmesi sebebi ile ihtarname keşide ettiğini, ihtara verilen cevapta taşınmazın davalı E.. K..'dan kiralandığının bildirildiğini, davalı Erdal'ın dava konusu taşınmazlarla ilgisinin bulunmadığını, eşinin kiraya verdiği dava dışı taşınmazda kiracı olduğunu, anılan kişiye de ihtarname gönderdiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine ve 2 yıllık şimdilik 24.000.-TL ecrimisilin 03.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı Erdal, dava konusu yeri 07.01.1991 tarihli sözleşme ile kiraladığını, en son 15.01.2004 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi ile 10 yıllığına kiraladığını, kira sözleşmesindeki yetkiye istinaden de bir bölümünü diğer davalıya kiraya verdiğini, taşınmaz üzerindeki yapıların da tarafından yapıldığını, davacının kötüniyetli olduğunu, davalı şirket, dava konusu yeri, kiracı olan diğer davalıdan 15.09.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, kira sözleşmelerinin davacıyı da bağladığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği üzere, Anayasanın 141. maddesi hükmü gereği bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 186. maddesine göre son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, aynı Yasanın 297. maddesi uyarınca kararını gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu 294. madde de öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.Hemen belirtmek gerekir ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde hükmün kapsamının hangi hususları içereceği düzenlenmiş olup, aynı maddenin (c) fıkrasında ''Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerini'' içermesi gerektiği belirtilmiştir. ./..Ne var ki; mahkemece yazılan kararda, dosyaya toplanan belgeler ve delillerin açıklanması ötesinde kararın gerekçe içerdiğini söyleyebilme olanağı yoktur.Hâl böyle olunca, HMK'nın 297/1-c maddesine uygun biçimde kararın gerekçesinin açıklanması gerekirken, gerekçesiz olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün belirtilen nedenle (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz nedenlerinin şimdilik incelenmesine yerolmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.