MAHKEMESİ : POLATLI 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/01/2014NUMARASI : 2011/240-2014/6Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davalı Müjdat hakkında açılan davanın reddine, davalı M.. Y.. hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan Hüseyin'in 15.11.2006 tarihinde davalı Mustafa'yı vekil tayin ettiğini, adı geçen vekilin de murisin kayden maliki olduğu çekişme konusu 159 parsel sayılı taşınmazı diğer davalı Müjdet'e satış suretiyle devrettiğini ve vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek, davalı adına olan kaydın iptali ile muris adına tescil isteminde bulunmuşlar, 09.04.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu temlikin mal kaçırma amaçlı olduğunu belirtip pay oranında iptal tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalı Mustafa, dava konusu devrin murisin talep ve direktifi ile yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı Müjdet, satış bedelini ödediğini ve kendisinin iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davacıların vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayandıkları, taleplerini miras paylarına hasrettiklerini ve eldeki davada mirasçıların payları oranında iptal ve tescil isteminde bulunamayacakları gerekçesiyle davalı Müjdet hakkındaki davanın reddine, davalı Mustafa'nın da kayıt maliki olmadığı belirtilerek Mustafa hakkındaki davanın da husumetten reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan Hüseyin'in taşınmazlarının satış yetkisini de içeren 15.11.2006 tarih 28853 yevmiye sayılı vekaletname ile davalı Mustafa'yı vekil tayin ettiği, adı geçenin de anılan vekaletname ile muris adına kayıtlı dava konusu 159 parsel sayılı taşınmazı 24.08.2009 tarihinde diğer davalı Müjdet'e satış suretiyle devrettiği, davacıların vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı iddiası ile terekeye iade istekli olarak eldeki davayı açtıkları, aşamada 09.04.2013 tarihli dilekçe ile dava konusu temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı yapıldığını belirtip talep sonucunu miras payları oranında iptal ve tescil olarak ıslah ettikleri, ancak ıslah dilekçesindeki iddianın muris muvazaası mı, yoksa vekâlet görevinin kötüye kullanılması mı olduğunun açık olmadığı, mahkemece dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması olarak nitelendirilip ıslah dilekçesindeki talebin pay oranında olduğunun kabulü ile sonuca gidildiği, mirasbırakanın 23.02.2011 tarihinde öldüğü ve geriye davacı eşi Dudu, ile davacı çocukları Ayşe, Ahmet, Şefik ile davalı oğlu Mustafa ve dava dışı çocukları Şaban, Sevim, Türkan, Sıddıka ve Hüseyin kaldığı anlaşılmaktadır. ./..Hemen belirtilmelidir ki; 6100 sayılı HMK'nun 31. maddesinde "Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırılabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir" hükmü düzenlenmiştir.Hâl böyle olunca, mahkemece davacı tarafa ıslah dilekçesindeki dayanılan hukuki nedenin muris muvazaası mı, yoksa vekâlet görevinin kötüye kullanılması mı olduğunun açıklattırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davacı tarafın temyiz itirazları açıklanan nedenle yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.